Mümkün olmayan dostluklardır. Sanal ortamlar insanlara yeni ufuklar açtığı, kaynaşmaya ve faydalanmaya zemin hazırladığı doğrudur. Fakat insan sanal ortamda kendisi de, karşısındaki de gerçek değildir. Anlatılanlar gerçeğin ta kendisi değildir. hep iyiler ve güzeller konuşulur. Aşklar, mutluluklar konuşulur. Sanal ortamlarda mükemmeller aranır,ama mükemmellik yoktur zaten. dostluklar birbirinin resmini like lamak, durumlarına yorum yapmak kadar basite indirgenmemelidir. dostluk daha sıcak ve samimi bir kavramdır.
sanal ortam kişilerin belirli karakterler oluşturarak bir takım eylemlerde bulunduğu bir mekan olduğundan mütevellit bu tip sanal ortamlarda kurulacak olan dostlukların bu karakterler içerisinde veya bu karakterlerin dışına çıkıldığı vakit ne kadar uzun ve sağlıklı süreceğinin garantisi tam olarak bilinemediği için virtual dünyadan çıkıp bir şekilde gerçeklikte bir iletişim sağlanmadığı müddetçe zor olacak olan dostluktur. ki gerçek hayatta bile insanlar birbirlerini tam anlamıyla tanıyamıyor iken burada belirli karakterler çerçevesinde insanların birbirini kısıtlı imkanlarla tanımaya çalışıp dost olması imkansıza yakındır diyebilirim.
insan çoğu zaman sanal ortamda olduğu kadar kendini ifade edemez, aslında bir insanın bilinçaltını görmek istiyorsanız sanal ortamdan konuşmanız iyi olabilir tabi bu insan size tamamen yalanlarla kurulmuş bir dünyayı da gösterebilir o yüzden gerçek dostluklar kadar samimi olmayandır.
şahsen gerçek dostluklardan iyi olur. seni tanımadıkları için her şeyi söyleyebilirsin, anlatabilirsin. her konuda yardım isteyebilirsin. senle konuşmadıklarında pek üzülmezsin, kendine boşu boşuna eziyet etmezsin...
Burada hepimiz karakterimizi yansıtıyoruz. iyisiyle kötüsüyle yazdığımız 3-5 şeyden nasıl biri olduğumuz çıkıyor ortaya.
Gerçek hayatta birini tanımak için defalarca görüşmek, konuşmak gerekirken bu tip sanal ortamlarda zaten görmeden bile az çok tanımış, fikir sahibi olmuş oluyorsunuz.
Benim internetten tanışıp 6 sene beraber olduğum bir kız arkadaşım oldu. Bir de buradan sağlam dost edindim.
Yani diyeceğim o ki sanal deyip bir kenara atmayın. Konuşun, anlaşın. Kafalarınız uyuyorsa buluşup güçlendirin dostluğunuzu. Başınız sıkışınca arayacağınız, dertlerinizi kendi derdiymiş gibi dinleyen insanlar olsun yanınızda.
tamamen sanal olarak kalması elbette kötüdür, fakat böyle sözlük, instagram gibi sosyal ağlardan tanışıp, uzun bir süre konuşup, anlaşabilindiğinin farkına varıldıktan sonra, yüzyüze gelip bu dostluğu pekiştirmek gerekir. o zaman tadından yenmez, tabi yüzyüze gelinmesi kesinlikle iyi olacak anlamına gelmiyor ne yazık ki, karşılıklı konuşma, yazışmadan apayrıdır.
dostluk değilde arkadaşlık diyelim biz ona. güzel olandır, aynı yüzlerden sıkılıp farklı bir yüz aradığında umrunda olmadığını bilmene rağmen rahatça derdini anlatabildiğin arkadaş, arkadaşlık..
kim diyo üzmez, yıpratmaz diye? gayet de üzebilir, kırabilir, dökebilir. özünde pek de kalıcı olmayan dostluklardır. misal ben şu sözlükten kiminle arkadaşlık, dostluk kurduysam bir süre sonra illa kopmuşuzdur. sonuçta arada mesafeler var, ortak paydaların azlığı var. konuşacak bir şey bulamadıkça insanlar da birbirinden yavaş yavaş uzaklaşıyor ve bir gün hiç tanışmamış gibi oluyor. ben buna alıştım artık. zaten sanalı gerçeği neredeyse tüm dostlukların temelinde içten içe bir çıkar ilişkisi var bana göre. bu bahsettiğim maddi bir çıkar değil elbette. duygusal ihtiyaçlar, muhabbet etme, zamangeçirme ihtiyacını gidermek. ve ihtiyacın kalmadığında sessizce uzaklaşmak. kısacası amk ben öyle dostlukların. hayatımız yalan dolan, tek gerçek yalnızlık amk.
Genelde yalan uzerine kuruludur cogu zaman kiminle dost oldugundan emin bile olamazsin istedigin zaman mesaj atamazsin dostlugun aksam cok guzelken sabah bir bakmissin engellemis seni. Gercek hayatta hic tanimadigin birinin yoldan gecerken bi saniyelik gulumsemesini bile gormek sanal hayatta aldigin yuzlerce mesajdan daha degerli olabilir. Sanal alemde hadi kalk yarim saate bulusuyoz diyemezsin bir cay icmeye gidemezsin aylarca dostluk yaptigin biri tamamen farkli biri cikabilir ya da bir suru yalanla ortada kalabilirsin. Ama durust insan her yerde aynidir cok guzel dostluklarda kurabilir onu gormek icin kilometrelerce yol gidebilirsin. Sanalda dost olurken biseyler saklayan sadece bir hesabini veren insanlardan korkun ama bir kac hesabini veren gorundugu gibi oldugunu gosteren insanlarla dost olabilirsiniz.
düzgün insanlara denk geldiğinde olabilen durumdur.
Öncelikle 90 yılların sonunda çok fazla dolandırılma veya insanlar bakımından çok fazla yalana ihtiyaç duyulmadığından herkes kendi gibi davranıyordu. işte o zamanlardan edindiğim arkadaşlarım var 15 - 20 yıl oldu, hala görüşüyorum, arkadaşlığımız çok ilerledi, kimi zaman ortak iş kurmaya kadar gitti.
Daha sonrada bir çok arkadaş edindim, o kişilerle bir çok kez buluştum çay kahve içtim, gezdim dolaştım. Burada önemli olan senin ne tür bir ortama takıldığın ile alakalı sanırım. Sözlükte takılırsan en fazla 3 - 5 kişi ile buluşur muhabbet edersin belki, ancak gurme türü bir gruba veya sinema ile alakalı bir gruba filan üye isen devamlı aktivite içerisinde olursun, kadınlar diyet gruplarında, anne bebek forumlarında vs. devamlı buluşuyorlar, yemek gruplarına takılanlar en çok aktivite yapanlar zaten.
Sosyal bir insan olmak istiyorsan kendine bir hobi edineceksin bütün olay bu, o saatten sonra sanal dostluklara inanır bir çok arkadaş edinirsin zaten.
dostluk değil arkadaşlıktır. dostluklar uzun sürelidir ama sanalda uzun süreli dostluk kavramı yoktur. belli bir zaman sonra yollar ayrılır ve kesişecek bir yol da bulamazlar.
"iki yabancı" şarkısını hissettiren ve herkeste olmayan benim ise bir tane edindiğim dostluk. aslında dostluk mu bilemedim. liseli hareketlerimiz vardı bir zamanlar, şimdi her yılın büyüttüğü karakterlerimizle hala yazışıyoruz arada sırada. takriben 5 yıl oluyor. o zaman lisedeydim şuan üniversiteyi uzattıkça uzatıyorum. bir okey masasıydı facebook sayfalarında. o ilk başlanan sohbetin tek nüshası bende. sanırım sanal olarak da ben vefakar olmuşum. ama o da hiç engelleyip silmedi beni. ona da vefakar sıfatını vermeliyim. hatta nadiren gördüğümü düşünüyorum kendisini. bir gün tanışacağıma söz verdiğim insan tanesi, sanal can tanesi.
