yaptığı çok başarılı hamlelerle(richard jefferson ve antonio mcdyess) şampiyonluk için umut vaadeden takım. pivot ve kısa forvet eksikliği çok net şekilde gözükürken dişe dokunur oyuncu vermeden takımı bu noktaya taşımak her babayiğidin harcı değildir. şampiyonluk için varolmaya devam eden tek sıkıntı kaldı. (bkz: boston celtics)
bir manu ginobili yokluğunun bu kadar da etkilemesinin şaşırttığı takım. iyiden iyiye tony parker'ın takımı haline gelmekteyken o da sakatlandı. bu sene lotaryaya oynayıp zamanında david robinson'ın yanına tim duncan koyabilme konusundaki büyük şanslarını bir kez daha mı deneme niyetindeler acaba diye merak etmemek elde değil. zaten kadroya yeni genç takviyeleri duncan takımdayken gerçekleşmezse sahaiçi lideri olmadan gelen gençler, anca bir toplama takım oluştururlar; bu durumun da birçok somut örneği mevcuttur. takıma liderlik etme konusunda duncan'dan iyisi de olmasa gerek.
37'lik bowen ve her ne kadar çok sevsem de 36 yaşındaki horry gibi basketbolcu eskilerini takımda tutmakta ısrar eden ve bir türlü gençleşmeyen takım. geçen sene tek dişe dokunur hamle olarak ime udoka'yı aldılar ama o adam da 31 yaşına geldi.
emanuel ginobili'nin ve vatandaşı orberto'nun şu sıralar mahvettiği takım. son iki mağlubiyetin sebebini üstlenmişlerdir ayrıca bu eküriler. derhal toparlanıp lakers ibnelerini dağıtmaları gereken son yılların en iyi savunma takımıdır.
dün gece oynanan los angeles lakers maçında rakibinden 30 sayı yemesiyle nba batı konferans finallerinde 2-0 geriye düşerek nba finalleri için şansını * mucizelere bırakmıştır. fakat unutulmaması gereken bir şey vardır ki bu takım nba'de son 10 yıla damgasını vuran takımların başında gelmektedir ve play offlardaki tecrübesi küçümsenmemelidir. rakibi lakers bu sene çok güçlü duruma gelmiştir * fakat play off'lar tecrübe işidir ruh işidir ve alınacak bir galibiyet ile tekrar finaller için şans yakalayabilir. fakat lakersa serisinin üçüncü maçında evlerinde alacakları bir mağlubiyetle nba ve dünya kamuoyunun çok istediği * bir lakers celtics finali kaçınılmaz olacaktır. entrymin satırlarına son verirken burada sevgili gregg popoviche seslenmek istiyorum. tamam ödülünü aldı ama allahaşkına şu ginobiliyi ilk beşte başlat...
normal sezonda cok dikkat cekmeyip her play offta en balalı takım olma huviyetine sahip tim duncan gibi mukemmel bir makinası olan buyuk takım.bu sene de detroit'le final oynayabilirler bizde savunma nasıl yapılıomus izleyebiriz.
spur: mahmuz
1967-70 dallas chaparrals (aba)(chaparral:maki,çalılık)
1970-71 texas chaparrals (aba)
1971-73 dallas chaparrals(aba)
1973-76 san antonio spurs (aba)
1976-... san antonio spurs(nba)
takım renkleri: metalik gri,siyah,çamur ördeği(nasıl bi renk acaba?),fuşya ve turuncu.
1973 yazında,henüz san antonio'ya taşınmazdan evvel,spurs klübü dallas şehrinde yapılanmış ve texas ile meksika'nın bitki örtüsünü teşkil eden sık çalı çırpıyı ve ağaçlık alanları temsilen "chaparrals" adını almış.her nasılsa 1970 senesinde eyaletin reklamını yapmak gayesiyle dallas ön adından vazgeçilip,takım adının başında texas kullanılmaya başlanmış.bu başarısız manevralardan bir sene sonra vazgeçilerek dallas ön adına çarkedilmiş.klübün san antonio'ya taşınmasından sonra kentin imajına yaraşmayan lakabı feshedilerek,texas'ın "kovboylar diyarı batı uygarlığı" mirasını yansıtan ve şehre yakışan "spurs" adında karar kılınmış.
beno udrih i gönderip damon stoudamire ı alması sürekli doğruları yapan bir gm ye yakıştırılacak bir davranış değil kesinlikle, bu sezon sadece takımda değil yöneticilerde de sorun var gibi.
sürekli çok altlardan oyuncu seçmeleri sebebiyle gelecek sezon hala taks değeri olan birkaç veteranı elden çıkarıp bir yahut iki gelecek vadeden oyuncu olmaları onlar açısından oldukça önemli görünüyor.
tony parker disindaki onemli oyuncularinin artik kariyerlerinin sonuna yaklasmasi goz onunde bulununca eger iyi gencler almazlarsa bir kac yil icinde miami heat tarzi cok cok fena bir cokus yasanabilir.*
kadrosunda uluslarası birçok oyuncu bulundurmanın faydasını görmüş takımdır. play-off'larda birbirinden çok farklı tarzda oynayan rakiplerinin hepsine kendi oyunlarını benimsettiler, gerektiğinde amerikalı gerektiğinde avrupalı gerektiğinde güney amerikalı gibi oynadılar. bunda tabi en büyük pay disiplini ve efendiliği ile büyük takdir kazanan greg popoviç'te. bu kadar farklı yapıda oyuncuyu makina düzeninde oynatmak her koçun başarabileceği bir şey değil. guardları tony parker'ında serinin mvp'si seçilmesi nba'in avrupalılaşmaya başladığının bir başka kanıtı olsa gerek.
pek bi numarası olmasa da, izlerken (nba finalinde bile) zevk alamasam da disiplinini ve istikrarını takdir ettiğim nba takımı. cleveland' ı süpürmesi de lebron' un da bi yere kadar olduğunun göstergesidir. san antonio sahada beş kişi oynar, ama cleveland bir kişi oynayabilir. mvp de bir kişi olur. (bkz: tony parker)
8 haziran 2007 san antonio cleveland maci entrysinde finali 4-0 yada 4-1 le gececeklerini tahmin ettigim ve yüzümü kara cikarmayarak 4-0 la finali gecip nba 2007 sampiyonu olan takim.
eger warriors bala gote ucluklerle dallas'i bugun elemeseydi boyle kolay bir sampiyonluga hayatta ulasamayacak olan takim. tabi oyle olmadi tarihin en kolay yuzugunu takacaklar. aglak duncan'a kil kapmak icin gecerli bir sebep daha.
