hayvanların çiftleşmeden ürediklerine kanaat getirilmesine vesile olan belgeseller. yazarken bile muhafazakar dil bulaştı entry'e. gerisini siz düşünün. *
yazı metnini hazırlayan adamın ruh halini düşündüren hatta izlemeye başladıktan bir müddet sonra beynimizde zikir çekme isteği uyandıran belgeseller serisi . işin garip tarafı bu belgesellerin ünlü ingiliz belgesel kanalı national geographic belgeselleri olması .
+anne aslan geyiği öldürdü.
-yaşamak için yavrum, büyük balık küçük balığı yer bunu asla unutma!
+annem nerde?! hani allah'ın takdiri, hani metafizik terimler! sen benim annem değilsin!
'bunları görünce rahman ve rahim olan'ı bir daha hatırlamamak içten değildir' şeklinde cümle kalıplarına sık sık rastlanır. eserleri ingilizce alıp türkçeleştirme ayağına özünü bozmakta, emeğe saygısızlık edip orjinaliteyi ayaklar altına almaktadırlar.
bu belgesellere konu olan türlerin arkalarında bir beyaz ışık vardır. bunlar nurlanmış, aklanmış, paklanmış türlerdir. bir yerde ceylanı yedikten sonra şükür duası eden aslan, diğer yandan yağmur duasına çıkan su aygırıları görmek kaçınılmaz olabilir. ayrıca seslendirenin sesinde de ayrı bir huşu vardır. sanki onun da arkasında beyazdan bir ışık belermiştir. belgeselleri seslendirirken adeta ibadet edercesine anlatır. zaten hayvanların üreme olayını sadece görüntü olarak gösterirler. seslendiren adamın o sırada ne yaptığı bilinmemektedir. belgeseller gösterilirken altta "az sonra büyük buluşma" veya "az sonra beşinci boyut" yazıları görmekte ayrı bir travmadır izleyenler için. reklamlarda da "giyinmek güzeldir" sloganıyla yine beyaz ışıklar içinde bir ablamız belerir.
''Allah'ın yarattğı Çita hayvanı, yine Allah'ın verdiği güçle ona nasip kısmet olan geyik hayvanının peşinden koşmaktadır'' vs. cümleler duyabileceğiniz belgesellerdir.
elin oğlu evrim teorisi için bir belgesel çekmiştir bu abiler o belgeseli alır üzerine "allah'ın büyük kudreti" "mükemmel tarasım" gibi şeylerle girişirler.
tamam arkadaşım evrim karşıtı olabilirsin eyvallah, benim de evrim inancım yok ama evrimin olmadığı bilimsel olarak kanıtlanmadı. madem evrim karşıtısıni çek kardeşim kendin belgesel, adamın evrim için çektiği belgeselin görüntülerini neden araklıyorsun?
belgeselin orijinalinde adam evrimden dem vuruyor, bizimki aynı sahnede mükemmel tasarımdan.
olanları ısıtıp ısıtıp insanların önüne veren belgesellerdir.
komik geliyor o adamları izlemek.
her şeyi tanrıya bağlamakta bi sakınca görmüyorum ama yaptıkları çok yapmacık duruyor.
sevmiyorum abi sizin o tuhaf bıyığınızı ve said-i nursinizi.
filistine destek diyorsunuz ama lideriniz amerikada bu nasıl bi tezatlıktır.
arafat kadar olamadınız...
saçma sapan dublaja sahip belgeseller.mesele oradaki allah vb kelimeler değil başkalarının paraya kıyıp araştırma yaparak ortaya çıkarttığı belgeselleri üç kuruş telif hakkı vererek kendi isteğine göre değiştirmektir. orada adam kendince doğru olan evrim teorisi ile ilgili belgesel yapmış bu teori doğru veya yanlıştır orası ayrı bir mevzu ama adam gitmiş aylarca uğraşmış bir belgesel hazırlamış sen alıp bunun tercümesini kafana göre değiştirirsen işte o zaman geri kafalı sen olursun. eğer allah ın varlığını belgesellerle kanıtlamak istiyorsan paraya kıyarsın bir ekip oluşturup kendi belgesellerini çekersin onada istediğin seslendirmeyi yaparsın yoksa başkalarının çektiği belgesellere saçma sapan dublajlar yaparak ancak komik duruma düşersin. bizim milletin hazırcılığı bu alanda da devam ediyor bize ait kaç tane belgesel var.
işte buda evrimin bir göstergesidir gibi saçma şeyleri saçma şeylere bağlamayan belgesellerdir. yanlız çok fazla tekrar ediyorlar, aynı bölümü 20 kere seyredebilirsiniz.
evrim vb konuların anlatıldığı daha sonra dublajla bunların allah ın hikmeti olarak seslendirilen belgesellerdir. aynı belgesel 3 hafta arka arkaya yayınlanabilir " aslan günlük nimeti olan ceylanı yer ve şükrederek uyumaya gider " bu tür cümleler sıkça duyulur.
- su kenarında bekleyen antilopun sırtındaki desen o kadar muhteşem ve göz alıcı ki, bunların kendiliğinden oluştuğunu söylemek imkansızdır.
antilopun kürkünü bile yaradılışla ilişkilendirmişler, bir şey denilemez daha.
edit: eksi veren şahıs, bu uydurma bir cümle değil. zorunuza giden bir tarafı mı var acaba?