bir zamanlar her öğle arasında okulun karşısındaki büfeden yediğim tosttur. adama her sipariş verdiğimde yapılışını kendi gözlerimle izlerdim. her seferinde yarım ekmeğe önce ketçabı sıkar sonrada ekmeğe kaşık yardımıyla yayardı. sonrasında üzerinde pul biber, nane gibi baharatları serper, son olarak sucukları dizerdi. bunu evde harfiyen yapmama rağmen aynı lezzeti alamazdım. meğer herifçioğlu ketçap kutusu kisvesinde sulandırılmış salçayı ekmeğe dökerek yakalıyormuş o lezzeti.
Sucuklu + kaşarlı çok güzel olur. Yeni bir deneyim için pide ekmeğiyle yapın, pişman olmazsınız. Bir de salçasına biraz kekik serpin ki tam olsun. Gurme lezzetler bunlar unutmamak lazım gelir.
içine salatalık turşusu ilavesiyle nirvanaya ulaşacak tosttur.
üniversite yıllarım geldi aklıma. uludağ üniversitesi iibf altındaki yiğit büfe'yi bilenler vardır. Orada hasan ve sadık isimli iki arkadaş çalışır. neyse yine karlı bir gün, mimarlık fakültesinde henüz kantin yok, sabah kahvaltısı yapmamış bünye saat 11 sularına doğru isyan bayraklarını çekti. neyse üşenmedik gittik, sadık bize birer mustafa yap dedik. şimdi mustafa nedir, nasıl yapılır?
not: entrynin buradan sonraki kısmı, iki tane tostu rahatlıkla bünyeye indirebilecek kişilere ithafen yazılmaktadır.
malzemeler
- 2 adet tost ekmeği
- 8 dilim kaşar ama rendelenmiş kaşar daha güzel erir, önerimdir.
- salça
- salatalık turşusu
- margarin veya tere yağı
yapılışı
önce ekmekler yağlanır ve içleri açılarak tost makinesinde kızartılmaya başlanır. ısınan ekmeklerin içine kaşar, salça ve turşu koyulur ve tekrar tost makinesinde kıstırılır. kaşarları eriyen tostlardan birinin üzerine salça sürülür, diğer tost salçaya yapıştırılır. son bir kez daha makineye kıstırılan tostlar birbirine yapışır. sonra da bir güzel yenir.
salçalı tostu evde yapmanın tek sıkıntısı o salçanın buzdolabından çıkartılması hadisesidir, oda sıcaklığında olursa ne ala aksi taktirde tostu kabusa çevirebilir, sıcak ekmek, hem soğuk kaşar hem soğuk salça erime süresini düşürür hali ile tostun olmama ihtimali yüksek olur.
lise yıllarımızın vazgeçilmezi olan enfes lezzettir. espri olsun diye yazmadım onu gerçekten o yıllarda inanılmaz lezzetli gelirdi zira bütçemiz kısıtlı idi yol parası ve yemeğe anca denkleştirebiliyorduk..
tam ekmeği ortadan yarardı büfeci abi iki tane yarım tost yapar sonra onları arka arkaya koyar tekrar makineye basar tek yarım ekmek kalınlığına ulaştırır verirdi elimize bizde dana gibi yerdik *
