bazı yazarların neden tepki gösterildiğini anlamadığı yazardır. "internet lan bura, ciddiye almayın" tarzında yorumlar yapıyorlar. bir yerde haklılar, evet ciddiye alınmaması gerekiyor, almıyoruz da. başlığındaki yüzlerce entrylerden bu rahatlıkla anlaşılabilir. sorun da ciddiye alıp almama değil, tepki gösterilmesidir.
örneğin;
açmış olduğu kirmizi sarapta kizartilmis portakalli ordek başlığı formata uygun olmakla beraber bilgi içeriyordur. bu senin-benim için bir şey ifade etmese de mutlaka bundan yararlanacak birileri çıkar.
bu kadar absürd ve saçma yazılarının ciddiye alınması ile beni beynimden vurmuş kişidir. ayrıca ayar verdiğini sanıp sevinen sözlük yazarları için de üzülmüyor değilim. adam dalga geçiyor yahu, altına ne yazsan direk sazan pozisyonuna geçtiğinin farkında değil misin? adamın açtığı başık sayısı 22. yani sözlüğüne ebesi ile alakası da yok şu anda, hiç dikkat etmesen arada kaynar gider. muhtemelen iş yerinde kahve molalarında "nasıl saçmalasam" diye bir kaç yazı yazmış, ciddiye alındıkça saçmalama ayarını arttırarak tepkileri ölçerek bir nevi sosyolojik deney yapmış. ha kobay olmak isteyenler ciddiye almaya devam etsin ne diyelim başka...
ayrıca kişisel fikrim espri kalitesi de oldukça düşük. "şurada bu kadar para harcadım" tarzı esprileri ek$i de 1tost yapıyordu o bile daha kaliteliydi. bu arada yazılarımda geçen "salvatore di stefano" ismini de tarumar etmiştir.
aslında hakkında bu kadar entry girmemiz için arjen robben, redwinemania, haznedaroglu, eqin ve şahsıma* para yedirmiş olan yüce insan. banka hesaplarımıza gelen parayı açıklamamamız da kendisi tarafından sıkıca tembihlenmiştir.
bir bilmecem var yazarlar (haydi sor sor)
reiana'ya gider sürekli (acaba kimdi kimdir)
hummer denince akla (tamam şimdi buldum)
her an onun adı gelir (stefano stefano stefano)