Kant bu yapıtta açımlanan felsefi sistemini transendental (aşkın) idealizm olarak adlandırır.
insan hangi alanlarda geçerli bilgi ortaya koyabiliyor? Bu bilginin sınırı nereye dek uzanıyor? Geçerli bilgi deyince ne anlıyoruz? Tüm bu soruların yanıtlanabilmesi için Kant geniş kapsamlı bir araştırmaya girişir.
-Salt Aklın Eleştirisi’nin Önsözü ve Metafizik Sorunu-
Kant, eserinin önsözünde metafiziğin ele aldığı temel sorunları aydınlatmadığını belirtir ve sorar neden metafizik, matematik ve doğa bilimleri gibi geçerli bilgiler sunamaz?
Salt aklın kullanımı bize düşünülür dünya (mundus intellegibilis) üzerine bilgi verebilir mi? Bu sorulara cevap aramadan önce insan aklının elde edebileceği bilgi türlerinin neler olduğu ortaya konulmalıdır. Kant, yine önsözünde bu bilgi türlerinden söz etmiştir.
Kant bilgi türlerini önce a priori ve a posteriori olarak ikiye ayırır. Daha sonra bunlara analitik ve sentetik bilgi türlerini ekleyerek her birini nitelikleri bakımından açımlama yoluna gider.
a) A priori yargılar: Bu yargılar doğruluğu zorunlu olan ve aynı zamanda evrensel olarak geçerlilik taşıyan yargılardır. Bu zorunluluk ve evrensellik özellikleri deneyimin sağladığı sonuçlarda kesinlikle bulunmazlar. Buna karşılık matematik önermeler bu nitelikleri bütünüyle taşırlar.
b) A posteriori yargılar: Deneyimin sağladığı verilere ilişkin yargılardır. Bunların doğrulukları olumsal olduğu için zorunluluk ve evrensellik niteliği taşımazlar.
c) Analitik yargılar: Eğer bir önermenin yüklemini oluşturan kavram önermenin öznesi durumundaki kavram tarafından içeriliyorsa eş deyişle iki kavram anlamca özdeş iseler bu yargı analitik bir yargıdır. Tüm tanım önermeleri analitik önermelerdir. Kant’a göre analitik yargıların temel ilkesi çelişmezliktir ve bu yüzden her analitik yargı a prioridir.
d) Sentetik yargılar: Analitik bir yargıdaki koşulun gerçekleşmediği yargılardır.
Kant bu noktada yeni bir kategori ortaya atar: bir yargının hem sentetik hem a priori olabileceğini söyleyerek ilk kez sentetik a priori yargı kavramını ortaya koydu. Hemen hemen matematiğin tüm önermelerinin bu kategoride yer aldığını, doğal bilimlerin temel ilkelerinin de sentetik apriori yargı tipinde olduklarını öne sürdü.