Kendisine adamdır, helal olsun diyenleri görüyorum. Hayretler içerisindeyim gerçekten. Abi adam Trabzonspor oyuncusu. Yani 4 büyüklerden bi takımda oynuyor. Şimdi kardeşim sen 4 büyüklerden bir tanesine gelmişsin profesyonel olman gerekir. Yaptığın bu hareketi ptt 7492050205 ligde yapmazlar amk. Yaptığı hareketi destekleyenlere de yazıklar olsun gerçekten.
ulan ibneler hakemin yaptığını görmeden salihe sallamaya gelmişsiniz o hareketi kimin yaptığı o durumda önemli değil bir hakem katliamı var ortada ve adam tepki gösteriyor, bi de liseli demişler istanbulun göt yalayıcıları.
Süper ligde 18 takım lehine de hakem hataları yapılıyor. Bu gerçeği reddedip övenlerin dev bir ironiye imza attığı futbolcu. Zannedersin ki öven adamın takımı sütten çıkmış ak ama değil. Hiçbir kulüp değil. Bu gerçeğe rağmen hala sadece belli kulüpleri eleştiren, Salih' i alkışlayan hatalıdır.
bu akşam bir futbol maçını istediği şekilde trabzonspor aleyhine yönlendiren deniz ateş bitnel'e yine onun kartıyla kırmızı kartı göstermiş ve bu tarihi hareketi ile sezonun özetini geçmiş olan yürekli futbolcu.
2015-2016 sezonuna damga vuracağı kesin olan eylem sahibi. olayın güzelliği tamamen doğaçlama gelişmiş olması. aslında salih kendisi de farkında olmadan böyle bir çıkış yaptı. eylemin etik olup olmadığı konusuna takılmaktan ziyade; verilebilecek en iyi mesaj olması yönüyle cuk diye oturmuştur.
şike sonrası insanlar zaten maçlardan soğumuştu.
eto değil ama türk futbolu bitmiş amk.
türkiyedeki 18 takım lehine de hakem hatası yapılmaması, doğru düzgün maç yönetilmesi için göstermiştir kırmızı kartı. sanki 18 takım lehine hata yapınca şartlar eşitleniyo amk. umarım birşeylerin başlangıcı olur bu hareket.
trabzonspor'un hakkı yenmiştir elbette ama zerre umursamıyorum. onlar bu muameleyi görmeyi hak ediyorlar çünkü. sindikleri, çalınan şampiyonlukları uğruna gerektiği kadar savaşamadıkları, düzene ayak uydurdukları için.
futbolculuğu 5 para etmez ama karakteri 10 numara bu kardeşimizin alacağı sözde ceza ona ödüldür sadece. aynı arkadaşımızın sanıyorum kayserispor'da oynarken kadıköy'deki bir maçtan sonra da hakemlerle ilgili bazı nokta atışı kıvamında açıklamaları vardı. anlık gelişen bir hadise de değil yani.
bazıları da 'bu çocuk galatasaray'ın resmi futbolcusu hala seneye nasıl oynayacak bizde' diyor. olayın galatasaray ile ne alakası var amk? keşke daha yetenekli olsaydı da banko sağ bekimiz olarak izleseydik kendisini senelerce.
zorbaca teslim alınmış bir halkın çocuğudur. ülkede her kurum çevresinde bir tezgah kurulup tüm amaç bir grup insanı daha zengin yapmak iken, bu düzene başkaldırmış ve bu hareketiyle 24 saat geçmeden simge, fenomen haline gelmiş Trabzonsporlu futbolcudur.
kanımca ilgi çeken konu da budur çünkü ülkemde insanların tepki gösterme ihtiyaçları var ve bu ihtiyaç hep baskılanıyor, öldüresiye hem de. futbolu toplumların afyonu olarak tasarlayanlardan kopya çekmek isteyen oligarklar, türk milletinin kalıpları kırma dürtüsünün futbol içerisinden patlayabileceğini hala anlamamış gözüküyorlar. halbuki götlerini yırttılarsa da Fenerbahçe taraftarı başkanı ve kulüplerini yedirtmedi ve o zaman yaşananlar mıh gibi aklımıza çakıldı. çarşı ya karşı grup çıkartıp bir yandaşı* başkan yaptılar ama çarşı grubu hatrı sayılır bir kitlenin kalbinde yer etti. eminim salih dursun un da üzerine gidecekler ve ona bugün yarın fetocu, pkk lı, şikeci, ergenekoncu, almancı gibi düşman bellenen bir post çıkarmaya çalışacaklardır, o açıdan çok cesur bir iş yaptığını belirteyim. futbol yalnızca futbol değil ve toplumsal olayları bu akış üzerinden yorumlamak da artık kanıksadığımız bir durum.
sadece şunu belirtmem lazım, bu konuda takım tutmak olmaz. hakemler yanlıysa herkese yanlı, tezgahsa herkesin takımı tezgahın içinde. organik, müdahaleden uzak maçlar izlemek istiyorsak bu konuda tek ses olmalı ve takımdaşlığı bir kenara bırakmalıyız. Yoksa troller yüzünden karşı takıma karşı sinir katsayınız artıyor ve onunla kalıyorsunuz. futbol üzerinden oyunları deşifre ettiğimiz gibi, yine futbol üzerinden bölünüyoruz da, bunu da belirtmek gerek.
galatasaray-trabzonspor maçına magazinsel bir yön kazandırarak, maçın geniş özetinin yurtdışına taşınmasını sağlayan hareketi gerçekleştirmiş futbolcudur. zeki müren'in söylediği gibi, reklamın iyisi kötüsü olmaz.
