bir zamanlar 80li yıllarda pinokyo bisiklet vardı. geçen gün şişlide pinokyo bisiklettle dolaşan şapkalı birini gördüm. bisiklet ilk günki gibi gıcır gıcırdı. gözlerim keskindir pinokyo bisiklet kullanıyordu. onca sene sonra restore edilmiş bisiklet olabilir.
türkiyede düzenlenen bisiklet yarışlarına sponsor olması ile biraz da kurucusundan hikayesini dinlemiş olmanın vermiş olduğu duygu ile daha çok sevdiğim marka haline gelmiştir. ilk almış olduğum Castello markasını ikinci sıraya atmıştır. bir daha bisiklet alırsam salcano alacağımdan emin olabilirsiniz.
yakın zamanda almayı planladığım velespitin markası. sedona ile kapıştırıyorum şu an kendisini zihnimde. hangisini alırsam alayım şundan eminim ki kazanan çevre olacak, ekonomi olacak, sağlık olacak, ruhum olacak.
2012 modelleri ve bisiklet sporuna verdiği ciddi sponsor desteği ile markalaşma yolunda ciddi atılım yapan Türk bisiklet firması. Artık pek çok ciddi dünya firmasının yaptığı gibi onların izinden giderek, doğudaki büyük firmalara fason kadro üretimi yaptırarak (Salcano' nun üst düzey kadrolarını dünyanın en büyük üreticilerinden biri olan Axman yapıyor.) bisikletlerin kalitesini dünya standartlarına taşımayı başarmıştır. Özellikle 2012 yılı için pazara sunulan karbonfiber ve Sram Red ekipmanlı top-level TT bisikleti bu firmanın gerçekten bir dünya markası olma yolunda ilerlediğinin kanıtı.
yeni modelleriyle birçok yabancı marka bisiklet kullanıcısı türk vatandaşını etkilemiş yerli malımız. kullanılması elbette çok iyi ve gurur vericidir. şu sıralar 5 tane üst düzey modeli bulunmaktadır. yerli malı diyerekten kötülemek olmaz, binip denemek gerek.