diş fırçamı bilerek ve kasten evinde bıraktığım yazar.
fırçayı alma bahanesiyle ankara'yı su yolu yaptım bir süre.
dün kendime yeni bir seyahat fırçası aldım, annem götür de ankara da bırak dedi.
götür dedi.
kör şeytan da kalk git ne duruyosun dedi.
tanımasam da aramızda ciddi bi sınıf farkı olduğunu düşündüğüm yazar.
biz dümdüz kırmızıların, anam babam mavilerin, mutad sarıların aşinası olan insanlarken, bu yazar saks mavisinden bahsediyor. ben buna sınıfsal fark derim aga.
Nikahıma ta ankaralardan kalkmış gelmiş, can dost. Önce kırgınlıklarımıza, sonra mutluluklarımıza şahit olduğumuz en sevdiğim renk.
Çiçekli ceketiyle eve girdiğimde ilk gözüme ilişen oldu. Mavi gömleğimle çıktığım baba evime, gelinlikle geri gelmiştim. Tüm ailem gözyaşı ile kucaklaşmayı beklerken ilk sarıldığım Canıma sokacak kadar çok özlediğim... nikahtan sonra evime ilk gittiğimde yine yemek masamızın konusu. Ailemin özellikle "dostluğunu kazandığım için" tebrik etmesi beni. Ya da babamın kapıdan daha girer girmez hiç görmediği halde tanıması onu. iyi ki geldin, Sefa geldin. Ben sevdiğim adamla evlendim diye mi mutluydum yoksa seni gördüm diye mi o gün?
(#17684965)
allah ne verdiyse tıkın sen. yarım dünya gibi ol. sonra ben balık etliyim, esas kız benim, sıfır beden kızlar hikaye de salla dur. ben bile 50 kiloyum lan.
tanım: şişko yazar. çok yemiş belli.
edit: beni günün sazanı ilan etmiş yazar.
(#17685115)
feysbuktan ekleyip evine davet eden ustune bir de agirlayan yazar. feysbuktan hala silmedigine gore evlenecegiz galibasi. kastamonumun kari cocuklarimin anasi olacaksin.