Bilmemekten doğan Komik bir yanlışlık var ortada, gülün geçin. Siz dalga geçmek için bilmem kimin bilmem ne kitabı diye şaka yapınca komik olmuyor. Zorlamayın.
Klavye delikanlılığı yapmaktan başka hiçbir halt yemeyen andavalların, cesaret edip kamera karşısına geçip kitap tanıtımı yaparken, o an ki heyecanla ya da stresle yanlış telaffuz etmesi kimseye genç kardeşimizi yerme ve rencide etme hakkını vermez. Yapılan sadece saygısızlıktır.
gece gece akla düşmüş ve beni bu ülke adına yeniden umutsuzluğa sevk etmiş gaf. bu gafın sahibesi hanım kızımızın problemi keşke bilmemek olsaydı. ama maalesef bu kız bilmemezliğinden değil anlama probleminden dolayı yaptı bu hatayı. bir insan eline kitabı alıp, kitabın kapağına baka baka yazarın adı soyadı ile kitap ismini birbirinden ayırt edemiyorsa alanında en iyisi olan profesörlerden özel ders görse hiçbir baltaya sap olamaz. bu gayet açıktır. tabii ki bu söylediğim normal bir eğitim sisteminde geçerli. şu anki eğitim sisteminde bu kız avukat da olur, öğretmen de olur. nitekim görüntüsüne bakılırsa en kötü ihtimalle lise 1. sınıfta okuyan bir kız bu.
Videoyu şimdi izledim. Kınanacak ya da alay edilecek bir şey görmedim ben. bir kız çocuğu, sait faik'i tanımadığı için kitabın adını yanlış okuyor işte. bir şeyleri öğrenmek için onları bilmemek gerekmez mi? Önemseyip o kitabı edinmesi bile yeterlidir ilk adım için. Acelecilik, heyecan ve bilmemekten kaynaklı olmuş bu yanlışı. Olur öyle, sonra düzelir.
Aferin kız, oku sen. Yaşıtların kezban kezban takılıyorken sen oku, başta yanlışların olsa da oku, düzelir. Hişt hişt!
Edebiyat tutkunlarının gözde kitabıdır. Kültürsüz cahiller bilmez, hatta böyle bir kitaptan bile haberleri yoktur eminim.
Siz edebiyattan ne anlarsınız ki? Gidin çağrı taner- hüzünlü bir ponçik ya da ne bileyim Çağatay akman'ın kitaplarını okuyun. Hatta aleyna tilki'nin yeni çıkaracağı kitabı merakla beklerken de, d&r'a gidip çok satanlar reyonunda fink atın.
Cahil cühelalar sizi.
çoğu hikayelerden oluşur.
hepsi de gerçeğin içinden çıkmıştır.
balıkçı rum çoçukları, kahvede pinekleyen hamalı, gişede bilet kesen kızı gerçek hayatta da görmüşünüzdür.
not: 1960 lara kadar uzanan bir nufusa hitaben yazdım. yeni yetmeler görmemiş olabilir.