şaka gibi olaydır. ulan şu dakika 1000 tane namaz kılmak isteyen insanı kelepçelesek iki tanesi açarsa en baba said nursici olcam yemin ederim. ne çok ütopik hikayesi varmış mk. yok kelepçe açmalar, yok iki yerde birden gözükmeler.. bir tek kitap inmemiş adama nasıl peygamber seçilmemiş ben şaşıyorum. veya nasıl ben peygamberim demek aklına gelmemiş ona da şaşıyorum.
Başparmağını kırma yöntemiyle kelepçeden kurtulma hareketi sayesindedir. işbu hareket sonraları van damme filmlerine, deliyürek e filan da ilham vermiştir baksan.
hep söylüyorum hollywood sineması said nursi efendimizden çok şey katmıştır kendisine diye. kurşun işlemez said nursi adlı hikayede olduğu gibi.
işte bu mucizede ibretliktir, iman delili teminatıdır. eğer said nursi efendinin namaz kılmak için kelepçelerini çıkarmazsanız o kelepçeler kırılır, ateşte erir gibi erir!
--spoiler--
Molla Said elleri bağlı, muhafız nezaretinde Bitlis'e nakledildi. Jandarmalarla yolda giderken namaz vakti gelir. Namaz kılmak için, kelepçelerin açılmasını jandarmalara ihtar eder. Jandarmalar kabul etmeyince, demir kelepçeleri bir mendil gibi açarak önlerine atar. Jandarmalar, bu hali keramet addedip (keramet olarak düşünüp) hayretler içinde kalırlar. Teslimiyetle, rica ve istirham ile: Biz şimdiye kadar muhafızınız idik, bundan sonra hizmetçiniziz! derler. Bir gün Bediüzzaman'a soruldu: Kelepçeyi nasıl açtın? Dedi: Ben de bilmem. Fakat olsa olsa namazın kerametidir. (Tarihçe-i Hayat, s.42)
--spoiler--