ister istemez karşıdaki boş sandalyeye bakarsın, ve bir zamanlar orada senle yemek yiyen, tabak kaşık sesi çıkaran, senle sohbet eden sevdiğinin olmadığını görürsün...
Artık senle konuşan bir sesin olmadığını, sana ihtiyaç duyan birinin olmadığını anlarsın, yıkılırsın öylece bakakalırsın, kötü anıları unutup keşke dersin, bir an gözünde onu oradaymış gibi canlandırırsın, ama bilirsin gözünü kırptığında kaybolacak..
işte o zaman yine ölürsün, başını kaybetiklerine ah çeker gibi eyip, lokmaları yemeye çalışırsın.