sahi bir demokrasi vardı ne oldu ona

entry2 galeri1
    1.
  1. Çok partili siyasi hayat, parlamenter rejim, seçme-seçilme hakkı ve düzeni...
    Neden bunlar demokrasinin varlığı konusunda bizi tümüyle emin kılmaya yetmez. Neden "bu ülkede demokrasi var" derken alaycı, "bu ülkede demokrasi yok" derken gayet ciddiyizdir?
    Haydi, eli biraz daha yükseltelim...
    Diyelim ki, sendikalar, vakıflar, sivil toplum kuruluşları her Allah'ın günü siyasete kıyısından köşesinden katılıyor.
    Böyle bir toplumda dahi bir şeylerin eksik kaldığı; yurttaşlarda demokratik düzenin varlığına dair kuşkunun sürdüğü pek yaygın bir durum değil midir?
    ***
    Sakın lafı döndürüp dolaştırıp bir "demokrasi metafiziği" oluşturacağımı sanmayın!
    Öyle "doğrudan demokrasi" kılıfı arkasına saklanan siyasal fantezilere ve çocukluk hastalıklarına da prim vermem!
    Çünkü iyi bir antiotoriter siyasetin dahi "temsili kurumlara" ve "temsilcilere" ihtiyacı vardır.
    Tersi, totaliter bir taklittir; demokrasi taklidi!
    ***
    Varlığına bir türlü inanamadığımız bir şeyi nasıl bu kadar çok isteyebiliyoruz?
    incelik tam da şu sözcüktedir; "istemek" sözcüğünde...
    Demokrasinin sadece bir siyasal sistem olmadığını; bu sistemi mümkün kılan şeyin tek tek her bireyde yeşeren bir duygudan kaynaklandığını unutuyoruz
    inatçı ve ısrarlı bir dirençtir demokrasi; aslında apaçık bir tutkudur!
    Tahakküm altında yaşamaya karşı direnç ve derinden derine özgürlük tutkusudur!
    O yüzden işte...
    Ne seçimler, ne meclisler, ne partiler ve örgütler bizi demokrasinin varlığına ikna etmeye yetmez!
    Çünkü birbirimize baktığımızda o duygudan, o "ateş"ten pek bir eser görünmüyor.
    Olay budur!
    0 ...
  2. 2.
  3. Çok değil kısa bir zaman sonra kullanmamız muhtemel hayıflanma cümlesi.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük