Örnek: incil, Tanrı'nın yazdığı kitaptır. Tanrı'nın yazdığı kitap yanlış olamaz; doğru olmalıdır. incil'de yazdığına göre incil doğrudur. Öyleyse incil kesinlikle doğrudur.
5. Cum hoc ergo propter hoc: Bağlantı, ilişki ya da ortak özelliklerin mutlaka neden-sonuç ilişkisi içinde olduğu savı.
Örnek: Genç kızlar çok çikolata yiyor. Genç kızlarda sivilce çok görülüyor. Demek ki sivilcenin sebebi çikolatadır.
6. Post hoc ergo propter hoc: Zaman içerisinde önce gerçekleşen bir olgunun, onu izleyen başka bir olgunun nedeni olması gerektiği savı.
Örnek 1: Falanca ülke kurulmadan önce nükleer silah diye bir şey yoktu. Demek ki nükleer silahların sebebi falanca ülkedir.
Örnek 2: Güneş tutulmasından sonra deprem oldu. Demek ki depremin nedeni güneş tutulmasıdır.
15. Argumentum ex silentio: Bir tartışmanın taraflarından birinin sessiz kalmasının, sessiz kalan tarafın tartışılan konuda bilgisi olmadığını, haksız olduğunu veya yanıldığını kabullenmesi anlamına geldiği savı.
Örnek 1: Sükût ikrardan gelir! Türk atasözü.
Örnek 2:
-Sanık sorguda susma hakkını kullanmış!
-Suçsuzsa neden sussun?! Kalkıp açık açık "Ben suçsuzum!" derdi suçlu olmasaydı!
16. Argumentum ad misericoridiam: Acınacak durumda olmanın ya da çaresizliğin, söylenen ya da yapılanların yanlışlığına ağır bastığı savı.
Örnek: Adam ayakta duramayacak denli yaşlı ve hasta. Bence geçmişte yaptıklarından sorumlu tutulmasına artık gerek kalmamalı.
günümüz türkçesinde safsata kelimesi kusurlu akıl yürütme anlamını kaybetmiş, yanlış inanç manasında kullanılır olmuştur.
Oysa safsata, insanın muhakemeyetisinin yanlış yönde kullanımıdır ve çoğu kez önyargı, eksik bilgi, batıl inançlar, duygusallık, yersiz göndermeler, acelecilik, özensizlik, genelleme, duygu sömürüsü, türkçeyi kötü kullanma gibi sebeplerden kaynaklanır.
safsata, batıda (sophisme) bilgi manasında kullanılır. doğuda ise vehimden türemiş bir kıyas olarak kabul edilir. yani muhataba yanıltıcı söz söyleyip onu susturmak maksadıyla kullanılır.
burada bilginin kaynağında ayrışan iki kutubun muhalefeti fark edilebilir.
bir düşünceyi ortaya koyarken ya da anlamaya çalışırken yapılan yanlış çıkarsamalardır. safsatalar ilk bakışta ikna edici gözükür fakat bilinçli bir şekilde incelendiğinde yanlış bir çıkarsama olduğu anlaşılır. safsataları en çok kullananlar politikacılardır. safsatalar hakkında bilinçli olmayan insanlar politikacılar tarafından çok kolay kandırılabilir. tüm safsata türleri aşağıdaki sitelerden incelenebilir.
"chp'liler türban yasağını savunuyor, demek ki islam'a düşmanlar" ya da
"akp'liler türban yasağını kaldırmak istiyor, demek ki şeriat istiyorlar" gibi çok yaygın örneklerini türkiye'de görebiliriz. safsatalara karşı eleştirel bakamayan insan bu sözlere çok kolay inanıp başka insanlar tarafından yönlendirilebilirler. bu nedenle herkesin öğrnemesi ve bir direnç oluşturması gereken bir konudur.
bazı yazarlarımızın çok ustaca kullandığı bir sanattır zira biberin gerçek olduğu kadar müslüman olan herkesin sapık çıkma ihtimalini oluşturdu oluşturacaklar.