safevi devletinin kuruluşu

entry4 galeri0
    ?.
  1. Prof.Dr.sn.Faruk sümer'in araştırması ve genetik hain Kürtlerin, osmanlı padişahlarını arkasına alarak giriştiği, Türkmen kıyımı.benim şahsi görüşüm çatı din değil, Türklüktür zira dinini değiştirebilirsin doğrudur, yanlıştır fakat ırkını değiştirebilir misin?.

    Safevi Devleti’nin başlıca kurucuları da Osmanlı ülkesinden koparak doğuya göçen Türklerdi.

    Osmanlı'da devşirmelerin baskısı ve hırsızlıkları altında ezilen Türkler, bu baskı ve zulüm düzenine karşı Safevi Devleti’ni kurdular.

    Türkler Orta Asya’dan getirdikleri inanç ve törenlerine göre yaşamak için Iran topraklarına geçerek Safevi Devletini kurmuşlardı.

    FARUK SÜMER: Safevi Devletinin Kuruluşu ve Gelişmesinde Anadolu Türklerinin Rolü. AKDTYK, TTK Yay., Ankara, 1992

    Safevi Devleti, Anadolu’da geride kalan Türkler için ise bur umut ışığı olmakla gecikmeyecekti.

    Bu durum, eninde sonunda Osmanlının Anadolu’daki egemenliğinin ortadan kalkmasını gerektireceği de apaçıktı.

    Osmanlı Devletinin Batıda ve Anadolu’da Hıristiyanlara ve Yahudilere gerçek hoşgörü göstermiş egemenlerini yönetici kadrolar içine almıştı.

    Hristiyan ve Yahudilerle bütünleşen Osmanlı Devletinin, Anadolu Türk halkına karşı bu hoşgörüden eser göstermemiş olması önemli bir konudur.

    Osmanlı Devletinin iktidar ve yönetim kadrolarının çeşitli etnik çevrelerinin egemenlerinin bir koalisyonu niteliğinde olduğunu görüyoruz!

    Ahmet Cevdet Paşa’nın deyişiyle, “Osmanlı Devleti... hakikate bakılırsa Türk, Rum ve diğer kavimlerden karmakarışık büyük bir devlet olmuştu.

    AHMET CEVDET PAŞA: Tarih-i Cevdet. Sabah Gazetesi Yay., Istanbul, C.I, 1972, s. 64.

    Devletin Hıristiyan ve Yahudi olmayan unsurlarına karşı uygulamaya koyduğu ilke ise “elh-i sünnet vel-cemaat” idi.

    Oysa, Anadolu Türk halkı, Islamiyeti çok daha değişik bir biçimde algılamış Orta Asya'dan getirdiği inanış ve yaşama biçimiyle yorumlaşmıştı.

    Türkler, islam öncesi geleneklerini Islami bir renge bürümüşlerdi Bu,bir anlamda, Türklerin kendi öz kültürlerini sürdürüp yaşatmalarıydı.

    Gttikçe Türk halkına yabancılaşan Osmanlı Devleti karşısnda Anadolu Türkleri kendilerinin egemen oldukları bir devlete kavuşmuş oluyorlardı.

    Safeviler’in iran’ı Türk unsurunun daha önceki devirlere nazaran en fazla kesafet peyda ettiği bir ülke haline gelmiş bulunuyordu.

    Prof. Dr. Faruk Sümer, Safevi Devletinin Kuruluşu ve Gelişmesinde Anadolu Türklerinin Rolü, Güven Matbaası, Ankara, 1976, s.3.

    Bunun sebebi, Safevi devletinin kuruluşu ile ilgili olarak Türkiye’den vuku bulan kümeler halindeki devamlı göçlerdir.

    Faruk Sümer - Azerbaycan’ın Türkleşmesi tarihi Belleten (1957) sayı 83, s. 429 Anadolu’da Moğollar, Selçuklu araştır Dergisi, I, s. 95-110

    Anadolu’dan iran’a XIV. Yüzyıldan beri, siyasi faaliyetlerle ilgili olarak, göç hareketleri yapılmakta idi.(F.Sümer Oğuzlar1972, s.145 –154)

    Safevi sarayında Çukurova Türkleri’nin varsağıları dinlenir iken Fuzuli ve Ali Şir Nevai gibi Türk üstadların divanları okunuyordu.

    Türkçe sarayın resmi dili olarak orada da Şah Abbas ve halefleri zamanında hakimiyetini koruduğu gibi, Türkçe şiirler yazan şairler yetişti.

    Osmanlı Devleti, doğu sınırlarındaki Safevi Devleti tehlikesine son vermek isteğinde, Türk etkinliğini yok etme gereğini duyacaktır.

    Osmanlı uyguladığı katliamlarda Anadolu’da binlerce Türk topluca ve işkence ile öldürülürken buna kılıf olarak iftira ve ithamlar geliyordu.

    Anadolu'daki Türk katliamları yapılırken Anadolu Türk halkına Tanrı tanımazlık cinsel ahlaksızlık iftiraları yapılacaktı. Bu affedilemezdi.

    Osmanlı Devşirme tarihçilerinin uydurduğu iftiralar Türkleri öylesine yaralamıştır ki bu iftiralar katliamlardan daha fazla acı bırakmıştır.

    Üzüntüler şöyle bildirilmektedir:

    “Biz Türkler bütün Asya’ya, sonra Avrupa’ya, Afrika’ya uzun seneler, zamanlar hakim olduk. "


    “Biz Türkler Çeşitli milletleri idaremiz altında tuttuk.Kendileri ile savaştığımız bumilletlerin bize rahmet okuyacakları belirli bir şeydir.”


    "Fakat bütün o milletlerin içinde bizim topluluk halinde fuhuş yaptığımızı iddia eden tek kişi dahi çıkmamıştır. iftirayı Osmanlı yapmıştır”

    C. BARDAKÇI: Milli, Tarihi...; s.105.
    Bu serzeniş bu küsüş Türklerin Anadolu’yu tek ederek geldikleri topraklarda devlet kurmasının sebebidir.

    Osmanlı tarihleri, bu nedenlerle Anadolu’da öldürülen Türklerin sayısının 40.000 dolayında olduğunu belirtirler.

    Prof.Dr.Tankut’un deyişiyle,
    “Sıra sıra cellatlar, sürü sürü Türkmen doğramaya başladı.”
    Fatih bu işe Otlukbeli’nden (1473) başlamıştı.

    Osmanlı da Türkmen aleytarlığı kızıştıkça kızıştı. Osmanlı Cihat merkezini Tuna boyundan, Toroslar’a ve Dicle boylarına naklettiler.

    Murat Paşanın kuyuda binlercesini bunaltarak öldürdüğü insanlar bunlardı.

    (Hasan.Reşit TANKUT: 1931 Köylerimiz Nasıldı s.27)

    Tartışmaya açık olmayan gerçek, Anadolu Türklerinin Osmanlı Devleti yerine Türk Safevi Devletinin çatısı altında yaşamak istemiştir.

    Yavuz Sultan Selim’in Anadolu’da Türk halkına karşı izlediği kanlı siyasada Kürtler ile işbirliği yapmış olması Kürtleşmeye sebep olmuştur.

    Önce, Anadoluya yeni göçmüş yer tutmaya çalışan Kürtlerin Yavuz Sultan Selim’e gönderdikleri ariza’nın sadeleştirilmiş metnini okuyalım.

    Kürtlerin Yavuz'a gönderdikleri mektupta
    "Can ü gönülden islam Sultanına(Yavuz Sultan Selim’e)biat eyledik Ilhâdları (tanrıtanımazlıkları) zâhir olan Türkmenlerden arındık"

    "Kızılbaşların neşrettiği dalelet ve bid’atleri kaldırdık ve ehl-i sünnet mezhebi ve Şafi’i mezhebini icra eyledik"

    "Islam sultanının namı ile şeref bulduk ve hutbelerde dört halifenin ismini ya da başladık. Cihada gayret gösterdik"

    "Duyduk ki , Padişah, Zülkadriye Eyaletine gitmiş; bunun üzerine biz de Mevlana idris-i Bitlisi’yi makamınızı gönderdik"

    "Hepimizin arzusu şudur ki; Bu muhlis kullara yardım edesiniz. Bizi Kızılbaşlara karşı koruyunuz"

    "Sadece Islam Sultanına muhabbet üzere olduğumuz için Türkmen mülhidleri (Tanrı tanımazlar), bizim evlerimizi yıkmışlar dır"

    "Bizim gibi size inananları Türkmen zalimlerinin zulümlerinden kurtarmayı merhametinizden bekliyoruz"

    "Ancak ümitvarız ki, Padişah’tan yardım olursa, Arap ve Acem Irak’ı ile Azerbaycan’dan o zalimlerin eli kesilir" diyorlar.

    Anadolu'ya henüz yerleşmeye başlamış bir avuç sayıdaki Kürt Türkmenlere karşı Yavuz ile işbirliği yapmanın yollarını arıyordu.

    A. AKGÜNDÜZ: Kanunnâmeler; C.III,s. 205; s. 206’da asıl metin. Idris-i Bitlisi’nin Yavuz Sultan Selim’e aynı konuda mektubu, s. 208.

    Idris-i Bitlisi bu mektubunda

    “BiLÂD-I EKRÂDIN(KÜRT BELDELERiNiN) OSMANLI DEVLETiNE iLTiHAKI ISTANBUL’UN FETHiNi TAMAMLAYACAKTIR" diyordu.
    Idris-i Bitlisi’nin kaleme aldığı ve “Kanun-ı Şehinşâhi” adlı siyasetnamesi HAMMER: C.II, s. 444-445-450.

    Yavuz Sultan Selim Anadolu Türklerinin üzerine yürüdüğünde Osmanlı ordusunun askerleri arasında Kürtler de yer almış bulunuyorlardı.

    Kürtlerin Anadolu’da Alevi Türklere karşı Osmanlı ile birlik içinde bulunması, bu tarihlerden başlayarak önemli sonuçlar doğuracaktır.

    Bu sonuçların başında, çaresiz kalan bazı Türkler’in kendilerini Kürtmüş gibi göstererek Yavuz’un elinden kurtarmak istemeleri gelir.

    Yavuz'dan kurtulmak için Türkçe yerine Kürtçe konuşmaya başlayan ve inançlarını böylece sürdürebilen bu Türklere Kürtmüş gibi bakılacaktır.

    Şah ismailin yenilmesi Safevi devlitinin 'de Anadolu'dan gelen Türkmenlere yüzünü çevirmesi ile Türkmenler hızla Kürtleşecektir.

    Kürtler de Türkmenlerin Kürtleşmesinden büyük gelirler ve çıkarlar elde edecek böylece çok küçük bir Kürt topluluğu bir anda çoğalıverecektir.

    Kürtler tarih boyunca Osmanlı devletinin en imtiyazlı tabakalarından birisini oluşturmuşlardır Yakınmaları yalandır.

    Bugün Kürtleri ezilen bir topluluk olarak göstermeye kalkışmaları, Osmanlı dönemi söz konusu olduğunda, tarihsel gerçeklere ters düşmektedir.
    2 ...
  2. 1.
  3. Çok ilginç bir kuruluştur. Şöyle ki; o bölgede çok sayıda saf vatandaş yaşarmış hepsinin birer tane de evi varmış, birgün aralarından en saf olanı evlerimizi birleştirip kocaman bir ev yapalım ülke kuralım demiş. Evlerini birleştirip ülke kurmuşlar. Adı da "safevi" devleti olmuş.
    0 ...
  4. 2.
  5. ismail safevi, Akkoyunlu devletini yıkarak yeni bir devlet kurdu ve kendisini şah ilan etti.
    0 ...
  6. 3.
  7. şah ismailin soyu diyarbakır türkmeni uzun hasana dayanır.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük