sikilmiş hayaller çarşısından
keskin bir bıçak satın aldım
olanları enine
olmayanları boyuna
ve zalim bir gerçeğe
çekip gittiğin günü ise
tam ortasından delerek kestim
birlikte uzaklara kaçsak da
üç kelime yan yana geldiğinde
bizi yine bulurlardı sevgilim
ayrılmak için en güzel şarkıyı yak
ağlatmak için en keskin cümleyi seç
kalbini öldür, beni unutsun
beni unut, kendimi öldüreyim
dünyanın her yerinde saat 10' du
ve durdu
her şeyi olduğu gibi kabul etmek
bir aşkı öldüğü gibi gömmek zordu
ve sonra
beni sorduklarında onlara de ki
'' bir ayrılık için dünya vakti
ben onun rüyasını gördüm
o uyandığında
çoktan benim ölümümü ölüp gitmişti ''
bu gece bıçak elimde
oda oda dolaşıyorum evde
ışıkları söndürdüm
karanlığın gözleriyle görüyorum her şeyi
birinin hırkası vardı onu giydim
senin de başka bir şehirde
benim gibi boğulduğunu biliyorum
telefonda sesin parçalanıyordu
telefonda ömrün parçalanıyordu
telefonda parçalanıyorduk bir sonsuzluk boyu
ama merak etme
onlar nereye gittiğimi bulamayacaklar
kitaplara kanlı işaretler bırakmadım
geride bir mektup bile bırakmadım
çünkü nereye gittiğimi bende bilmiyorum
bu gece
tanrıya inanmadığım en büyük gece
ve karanlık
kör ellerim bomboş sokaklarla dolu
bir şeyleri kesmek istiyorum
şu elimdeki bıçağın bile bir kalbi var
ama bu şehrin bir kalbi yok
bu gerçeğin bir kalbi yok
küçük kızım dünya bu işte
ve kader
sadece bir karanlık
hayallerimi siktiler
gözlerimi cehenneme yuvarladılar
baktığım her şey yanıyor
kime teşekkür etmem gerekiyor
bir boka yaramazken tüm yollar
kime teşekkür etmem gerekiyor
çıkıp gelmen için
çok geçken bu dünyadaki bütün vakitler
bu bıçak için
bu yara için
bu beni delirten her gece için
hiçbir şey değil
hiçbir şey değil
hiçbir şey değil