özellikle üniversite otobüsünde yaşanan bir hadisedir, hatta bazı zamanlar olur ki bir yer boş kalır, son durağa kadar kimse oturmaz oraya, kimse sevmez o koltuğu, için için ağlarım.
genelde şoförlere batan boşluktur ve ne hikmetse bu boşluk hep sabah işe/okula gidişte şoförün gözüne batar. nereden en arkayı görüyor da o boşluk dikkatini çekiyor anlamak mümkün değil. zaten balık istifi gibi doluyor minibüsler. şaşılacak şey.
abi olay çok vahimdir. hiç de öyle yurdum insanının ilginçliği değildir, komik değildir. zira eğer arkaya doğru bir bayana çok yakın dibine girecek şekilde adım atarsanız, arkanızdan yanaşmakta olan kalabalıktan ötürü yarım saniye içinde geri adım atma şansınızı kaybedecek, ve kafanıza şemsiye çanta tokat yumruk bilimum konvansiyonel silahı yiyeceksinizdir. eğer şöförün cahilliği sebebiyle iyi niyetinizle böyle bir gaflete düşerseniz, hemen arkanızdan gelmekte olan ilk kişiyi azarlayıp "görmüyo musun yer yok dibime kadar giriyosun bak burada bayan var!" diyerek şov yapmalısınızdır. yoksa sapık damgası bile yiyebilirsiniz. şoföre iş işten geçmeden tepkinizi göstermekten çekinmeyin.
en arka sıranın hiç bir zaman dolmayacağı gerçek gibidir. arka sırada 5 kişi sıkış tıkış oturur ancak şoför bağırır "arkayı dörtleyelim". gebze-harem minibüslerinde sıkça karşılaşılır bu durumla.
"devam et, devam et. arkadaşım bayana yanaş bayana yanaşalım evet! evet!* yol ver devam et devam et arkaları dolduralım" şeklindeki diyaloglar ile doldurulmaya çabalanan boşluktur. yer olmadığı için insanlar ayaktayken şoförün o boşluğu nasıl görebildiği tüm yolcularca merak konusudur.
