(bkz: yol kenarında bekleyen sulama tankerleri)
özellikle ankarada yüzlerce kere araçların çarptığı, beklenmedik anda görün..üveren tankerlerdir. viraj, rampa demeksizin her an karşınıza çıkabilirler. **
ilkokula giden bir kızın, okul bahçesinde oynarken dışardan sallanan bir dinamit yüzünden ölmesi.
evet bu böyle olmadı gerçekte, ama olabilirdi de. o olayda küçük kız bir kolunu kaybetmiştir. olay da şudur:
mahir çayan ve diğer yoldaşlar banka soymaya hazırlanırken, mahir polisin dikkatini dağıtmak için bir ilkokulun bahçesine dinamit atar. lakin o kız çocuğunun orada olduğundan haberdar değildir. olay budur işte. olur böyle şeyler.
intihar etmek için 5. kattan atlayan kadının o anda kaldırımda yürümekte olan teyzenin üzerine düşmesi sonucu, teyze ölmüştür. asıl ölmek isteyen kadın ölüme sebebiyetten ceza almıştır.
Avrasya Maraton koşusunu fırsat bilip , Boğaziçi köprüsünden atlayan adam .. ( Montu'nu paraşüt etkisi yaratmasın diye ayrıca çıkarmıştır, kesin sonuç için)
urfada sıcaktan bunlarak evin'in damına çıkan ve derin uykuya dalan adamacağız belliki fazla derin uyuyan biriymiş ki döne döne damın ucuna kadar geldiğini farkedememiş ve damdan düşmüş; boynu kırıldığı ıçinde ne yazık ki oracıkta ölmüş.
ne diyelim huzur içinde uyusun.
karadenizin bir köyünde 4. kattaki evini taşıyan adam eşyaları boşaltırken cin gibi bir ampul yanmıştır kafasında. kendisine yardım eden karısının kardeşine buzdolabını camdan aşağıya atmak şeklinde bir fikirdir * bu. yardım eden yegane kardeşimiz de aşağıda buzdolabını tutmak için beklemektedir. sonuç hazindir.
bir vatandaşımız motorsiklet ile şehirler arası yolculuk yapmaktadır ve rüzgar çarpmasın diye ceketinin sırt bölümü öne gelecek şekilde giymiştir. ne var ki, kaza yapıp bir arabaya çarpar ve bayılır. arabadan inenler adamın kaskı nedeniyle yüzünün nerde olduğunu anlayamazlar , ve kaskın ön bölümünün ceketin sırt tarafına dönük olduğunu görünce adamın kafasının döndüğünü sanıp adamın başını düzeltmeye çalışırlar..
bir hastanede gizemli olaylar oluyordu. Üstelik ölümlerin hepsi, cuma günleri 311 numaralı yoğun bakım odasında gerçekleşiyordu. Hemşireler ve doktorlar buna bir çözüm bulamayınca, devreye polis girdi. Araştırmalar sonuç vermedi. Sır ölümlere uzun süre açıklama getirilemedi. Uzmanlar, odanın havasını bakteriyolojik olarak kontrol ettiler. Sonuç sıfırdı. Bu arada ölümler devam etti. Sonunda oda sürekli olarak gözetim altına alındı ve neden ortaya çıktı. Cuma sabahları saat 06.00'da odaları temizleyen görevli, hastanın başındaki solunum cihazının fişini çekerek elektrik süpürgesinin fişini takıyordu