bir kız ya da bir erkek karşı cinsten hoşlanıyor. bilindik ritüeller izleniyor ve derken sevgili olunuyor. bu andan itibaren karşılıklı olarak birbirlerini dış dünyaya kapatma eğilimi ve kavgalar başlıyor. çiftler birbirlerini birer insan, birer birey olarak görmekten uzaklaşıp birer oyuncak, birer nesne gibi görmeye başlıyorlar.
sevdiği insandaki hoşuna giden özellikleri törpülüyor insan zamanla. bilinçqaltı şöyle diyor kişiye; "bu özellikleriyle benim dikkatimi çektiyse, beni cezbettiyse başkalarının da ilgi alanına girebilir". ve bu andan itibaren bilerek ya da bilmeyerek karşılarındaki insanı değiştiriyorlar "çiftler". bilmiyorlar ki değiştiğinde karşılarındaki sevdikleri insan olmayacak, başka bir insan olacak artık. bunu şu örnekle açıklayabiliriz. erkekler mini etek giyen kızlarla sevgili olmak istiyorlar ama sevgili olduktan sonra sevgililerinin mini etek giymesini zinhar istemiyorlar. tabi bütün erkekler için bi genelleme yapılamaz. ben bi panaroma ortaya koymak istedm bu örnekle.
çözüm bence aidiyet duygusundan tamamen kurtulmak. yani aidiyet hissetmeye başlamadan sevgilinin modelini yükseltmek, değiştirmek. 15 yaşında kız bile sevgilisini, tabi o yaşta bi kızın sevgilisi olmasının anlamı ne o da ayrı bi mevzu, müstakbel kocası, aynı şekilde erkek de kızı müstakbel zevcesi olarak görüyor. bu ne ya! daha yaşınız ne başınız ne? zaten bi kızdan geleceğe dair planlar kurmaya başlayınca derhal ayrılıp bir diğerine geçilmeli. taki diğeri de gelecek planları yapmaya başlayana dek. böylece hem tek sevgili ile yetinilmek zorunda kalınmamış olur hem de aşırı kıskançlıkların, kavgaların, yok yere üzüntülerin önüne geçilmiş olur. cicim ayları geçti mi şutlayacan yani.