cinsellik ve aşkı birleştirmeyi başaran adamın itirafı. aşk ve cinsellik bir araya gelmesi en zor şeylerden biridir. aşık olan adamın libidosu yerlerde sürünür zira aşk sadece kalbi çalıştırır inanışı yaygındır. bu inanış kapalı toplumların cinselliğe karşı kullandıkları en büyük silahtır. oysa kalp her zaman hızlı vurmaz, yani ekmek yavan yenmez, ekmeğin arasına peynir koymak lazımdır. o ekmek aşk ise arasındaki peynir cinselliktir. bu ikisini birleştirmek, aşkı komple yaşamak ve bastırılmamaktır.
etrafımıza baktığımızda kimse ''sevdiğim kızı eve attım'' demez. sevgi ve cinsellik bir arada düşünülmez. bunu illaki resmi akde bağlamak gerekir. ben öyle düşünmem! nereye kadar bekleyeceksem beklerim, beni tane tane tüketen binlercesinde yok olmak yerine tek bir kişide var olmayı yeğlerim. ve o gün -mutlaka gelecek- geldiğinde pijamalarımı giyer sevdiğim kadınla yatağa girerim.
sevmeme gerek yok evlenecek karı almiyorum. sarhoşken renk körü olurum zaten. (bkz: nefes alsın yeter) kısacası sarhoşsam ortamda da kız varsa manitasıda yoksa hata payı %5.
Edit: midesizlik dize kadar acik gel bize kadar.
editto: olm çok sarhoşmuşum yazarken heralde vurman la.
prensibimdir.
bir insan sevmediği biriyle nasıl yatar zaten aklım almaz.
insan sevdiğinin kokusunu içine çekmek, doyasıya öpüp koklayıp sarılıp uyumak ister.
insan sevmediği ve bir şeyler hissetmediği birine nasıl sarılır ki sahteden? veya nasıl öper onu tutkuyla? onları bilmiyorum ama ben yapamam.
