Bir ses duymak istemiştir sadece, beklentisiz. Cok ozlemistir, o an o yetecektir. Kucucuk bi ozlem gidermenin kime ne zararı olur ki? Duysun, anilari canlansin, hep güzel hatirlasin sonra.
Karsindakinin yüreği tas bağlamıstir bazen, ne vefa bekliyoruz ne dön gel. Gecmisin hatrina kazik atma, kandirma. Hepimiz insaniz..
Yedigin kazigin acisi ne kadar zamanda cikar? 1 ay? 1 sene? 10 sene? Cikmaz heralde..
Hayat boyu birinin karsisinda boynum bukulmesin isterim ben, iyi niyetli olur, iyi olmasi icin de elimden geleni yaparim. Sonrasi sebepsiz tekme yersin, sekmez.
Iki yuzluluk bu olsa gerek. Binlerce kez basindan aşağı kaynar su dokuldugunde, alisirsin heralde.
- alo!
- imla!
- x!
- sadece sesini duymak istedim.
- biliyorum.
- nasilsin?
- iyiyim sanirim. Isten ayrildim, sehir degistiriyorum, bahsettigimiz kitaplari bitirdim. Sahi sen n'aptin? Bitti mi?
- bitirdim tabii seni aradigima gore. (Her zamanki gulusuyle)
- guzel. Puzzle ile hic ugrasmadim cunku en son beraber yaptigimizi yollamissin bana ki bilirsin hatira canlandirmak yok bu diyalogda.
- biliyorum.
- peki sen nasilsin?
- evlenmek uzereyim.
- ruh halini sordum, durumunu biliyorum zaten.
- iyi demek de haksizlik kotu demek de.
- kime?
- sana, kendime, ona, digerine,...
- tam 4 sene oldu ve sen son noktadasin. Tekrar sesimi duymak istediginde parmaginda halkan olacak.
- farkindayim.
- yeterince duyduk sanirim birbirimizi.
- dikkat et kendine ve asla ihmal etme.
- sen de.
- gorusecegiz.
- gorusecegiz.
(Bu diyalogun 6 yildir hafizamda bu kadar canli kalmasina uzuleyim mi sevineyim mi bilemedim.)
Şubat ayında kaybettiğin babamdır. Hiç beklemediğim anlarda arar ve nasılsın oğlum sadece sesini duymak istedim derdi. Çoğu zaman iş yoğunluğundan yeteri kadar konuşamazdık, ben seni sonra arasam olur mu derdim. Tamam oğlum sen işini hallet ben yine ararım der kapatırdı. Ben onun kadar iyi bir baba olabilecek miyim bilemiyorum.