bence yanlıştır. bütün din mensupları allah'ın farklı bahçelerinde oynayan çocuklar değil midir? onları yaratan allah değil midir? adamlar her haftasonu kiliseyi doldurup dua ederken kendi biçimleriyle her müslüman her camiyi her cuma hınca hınç mı dolduruyor? teravi namazını bile 10 dakika da kılıp kaçma derdinde olan kişiler nasıl olsa müslümanım diyerek allah'ı kandıracaklarını mı sanıyorlar acaba? iyi olan, insan olan, düşküne yardım eden, çalmayan, dürüst olan, içinde sevgi olan, allahı ve yarattıklarını seven,her kişiye allah katında cennette yer vardır tabi cennet varsa..
doğru önermedir. hz muhammed'in peygamberliğiyle ondan önce gelenlerin dini kaldırılmış ve o'na biat etmeyenler cehennemlik olmuştur. Allah katında din islam'dır. sadece bugün bizim inandığımız değil daha önce gelen peygamberlerin tebliğ ettiği dinde islamdır. birinin müslümanım demesi bizim için geçerli bir kabuldür allah için değil. allah kimin ne olup olmadığını bilir. melami dervişleri çok iyi birer müslüman olmalarına rağmen sırf allah'tan başkası ne olduğumuzu bilmesin deyip ramazanda oruç bile yerlermiş. ama kimse bizi ulu biri zannetmesin diye. şimdi hz muhammed öncesi dinler için hangi peygamberin tebliği yeni ise ona biat şarttır.
işinize gelse de gelmese de gerçek budur. bilmem kaç nokta kaçlık depremde ödleri götüne kaçanlar o gün geldiğinde ne sikimi yiyecekler merak ediyoruz doğrusu.
müslümanlık sonradan çıkmış birşey değildir. hz adem'den itibaren peygamber ve nebilerin uyarılarını dinleyen herkes müslümandır. bu nedenle doğal bir durumdur.
düşün işte afganları, pakistanlıları (peştunları), somalilileri, iran'lıları (fars), hintlileri arap zanneden kişi ile aynı havayı soluyorsak o da olur. kıç yıkamasını bile bilmeyen avrupalıları bir halt zannedenle (batı ülkelerinde tuvaletlerde taharet musluğu yoktur) aynı havayı soluyorsak hayli hayli olur. yıkanıp temizlenmektense parfümü icat etmiş olanları övenlerle aynı havayı soluyorsak da olur. osmanlı döneminde başşehrinden fransız elçiliğinin bahçesi kokuyor diye o zaman şehrin dışı sayılan taksim'e gönderildiğini bilmez bunlar.
bu arada cehennemde "ortam" bulacaklarını zannedenler az karikatür okusun. ateşte cayır cayır yanarken "ortamın" keyfini çok güzel çıkarırsınız.
herkes kendi cennetine gideceği için şaşılmayacak bir durumdur. mesela eşekler de eşek cennetine gidecektir. başka dinlerin mensupları da kendi cennetlerine gidecek, fakat diğer dinlere ait olan insanların kendi cehennemlerinde yandıklarını görecektir. bu zahiri bir görsellik olacaktır elbette. allah öbür tarafta herkese film oynatacak, tesisatı kurmuş zaten, vaktinde bir cennet filmi vardı, orjinal olanı, iki kişi seyredebildi sadece, tutmadı fazla.
(bkz: imansızı cehennemle korkutan komik kişi)
hz. peygamber efendimizi peygamber olarak saymayan bir dine inanan kişiler cennete giremezler. ama dini tanımamış olan duymamış olan kişiler de var bazı kabileler gibi onların yeri ne cennet ne de cehennem arasında bi yer. dini tanıyıp, görüp de inanmayanlarsa bu başlığın gerçeğiyle yüz yüzedirler.
Din konularında polemik sevmesem de bana öyle olacakmış gibi gelmeyen hede.
Subjektivite içerir...
Allah inancım olmakla birlikte peygamber işleri bana nedense biraz garip geliyor. Kitap iniyor 23 senede. iniş şekli de şöyle oluyor. Bir sorun oluyor, peygambere danışılıyor. O gidip Allah a danışıyor. Gelip cevabı söylüyor.
Yahut 12 havari 12 birbirinden ayrı kitap yazıyor. Kimi ona, kimi buna inanıyor. Kimi protesto ediyor.
Mucizeler anlatılıyor ama, hepsi ölüyor. Mağaraya saklanıyor ya da çarmıha geriliyor, hatta evini bir daha göremiyor. Ben elçi göndersem yakarım ona zarar vereni.
Yani o yüzden kitaplarda ne yazdığı çok da ilgilendirmiyor beni. Daha ziyade insan olmanın erdemi ilgilendiriyor. Güzel ahlaklıysak, putperest de olsak cennet varsa, gideceğimize inanıyorum.
Bu konu üzerine yaptığım bir tartışmadaki cevabımı başlığa uyarlayarak ekliyorum;
Gayri müslim doğanlar çocuk yaşta ölürse bu çocuklar müslüman bir ailede doğan çocuk gibidir. Yani fark yoktur.
Kişi müslümanlıktan bi haber olursa yaşadığı dönemde yaptıkları ölçüsünde yani iyi insan kötü insan olarak dinden bağımsız şekliyle değerlendirilir.
Kişi kitap gönderilen bir dine mensupsa yukarda yazdığım onlar içinde geçerli.
Fakat putpereslik denilen kendi yarattığı tanrılara tapınan bir yol seçerse cehennemlik olurlar.
Bu yazdıklarım Peygamber efendimizden önce yani islam dini gelmeden önce yaşayan insanlar için böyle yorunlanmıştır. Bütün Ehli sünnet bunda ittifak etmiştir.
Peygamber Efendimizden sonra gelenler ve islam dini mensunu olmayanlar için şu kısmı paylaşıyorum;
Alıntı:
Peygamberimizin (a.s.m.) gönderilmesinden sonra, davetini duymayanlarla ilgili olarak imam Gazalî'nin insanları üç sınıfta inceleiştir:
1. Peygamberin (a.s.m.) davetini duymamış, kendisinden haberdar da olmamıştır. Bu sınıfa giren insanlar kesin olarak ehl-i necat olup Cennetliktir.
2. Peygamberin (a.s.m.) davetini, gösterdiği mucizeleri ve güzel ahlâkını duymuş olmakla beraber îman etmemiştir. Bu sınıf kesin olarak azaba uğratılacaktır.
3. Peygamberin (a.s.m.) ismini duydukları halde, aleyhinde yapılan menfî propagandalardan başka bir şey duymadıklarından, kimse onlara doğruyu söyleyip onları teşvik etmediğinden alâka duymamaktadırlar. Bunların da ehl-i necat olacaklarını, yani Cennete gireceklerini umarım.
Yani Allah(c.c.)' ın bu konularda adil bir değerlendirmesi olduğunu bu yorumlardan anlıyorum.
Daha anlaşılır detaylandırmak gerekirse;
Müslüman bir aileden doğup duyduklarıyla yetiştirilmesiyle müslüman olan bir çocuk kendi sorgulayıp dinini ve gerekliliklerini neden yaratıldığını öğrenmediği sürece bu kimselerden (ehl-i necat) çok farklı olmayacaktır.
Fakat Gayri müslim bir ailede doğup önce kendi dinini sorgulayıp sonra diğer din olan islamı sorgulayıp islam dinine geçerse çok daha evla bir makama ulaşacaktır.
Yani amellerini ezbere yapan değil bilerek ve inanarak yapanın daha üstün olduğu bir teraziden bahsediyorum.
"ben de müslümanım , dedem hacıymış, annannem yatağının başucundan kuran'ı eksik etmezmiş" düşüncelerine inanarak müslüman olunduğunu sananların bir yanılgısı var ayrıca.
"keşke türkler müslüman olmasaymış" cümlesini kurabilip sonrada ortalıkta müslümanmış gibi helal ve haram'ı keyfince yorumlayabilen, olası tepkilere ise "bizde müslümanız ulen" tripleri yapan müslümanlar! çokta üstüne alınmasın.
sadece teslim olanlar dahi müslüman denmez, kaldıki onlar; kalben, fikren ve zikren teslim bile değiller.
ne olduğunuza inandığınız şey değil, ne olduğunuz ve ne yaptığınızdır size kimlik kazandıran. her şey açık; müslümanın yaşam biçimi, hiristiyanın yaşam biçimi, yahudinin ve ateistin yaşam biçimi, kemalistin yaşam biçimi... işte bu yaşamlardır kişiye kimlik kazandıran. yaşa ve kimliğini öyle kazan.
ortalıkta ne kadar keko ve boş beleş insan dolaştığını kanıtlyana gerçektir. olum ben de herşeyi bilmiyorum * ama bilmediklerimi yazmıyorum. yahudiler de allah'a tapıyor onlar da girecek diyor falan, olum o iş öyle değil. hele ki "milattan önce yaşayıp kendi kafalarından müslümanlığı bulamayan münafıklar da cehenneme gidecek" gibi bir cümle kuran arkadaş var orada, ona pes ettim. olum bilmiyorsan oku, okumuyorsan yazma.