sabah uyanır uyanmaz diş fırçalamadan öpüşebilme cesareti.
mahallenin fakir genci ya da kızı okusun diye herkesin elinde avucunda ne varsa vermesi.
denemeden kıyafetlerin paket ettirilmesi.
bir korku filminde o evde hayalet var diyolar o civarın eskileri. gece bir odadan ses geliyor. bişeyler ters gidiyor. ve o gerizekalı o odaya girip vahşice geberiyor.
kimse kendini kandırmasınz. gerçek hayatta böyle birşey olsa ayaklarınızı götünüze* vura vura kaçarsınız ordan. doğrusu da bu. *
özellikle cüneyt arkın filmlerinde olur ve ben de hep tavımdır o olaya; durduğu yerden zıplayıp sur duvarının üstüne çıkmak. keşke gerçek hayatta da olsa da hop diye zıplasam en üst kattaki evin balkonuna....
hackerlerin 10 saniye içinde 2 plazma tv dolusu kod yazması.
bilgisayar klavyesinden bir şey yazılıyorsa bakmadan çok hızlı yazılması.
bir adres, telefon numarası veya garson sipariş alırken bir yere yazmadan aklında tutması(öyle aklın varsa üniversitede doktora yap kardeşim, e yuh yani).
Dövüş filmlerinde kahraman rakibine hangi saçmalıkta vursun, rakibin hemen bayılması.
bir tüfek veya tabanca kabzasıyla vurduğunda düşmanın hemen bayılması.
falan filan diye gider...
özellikle beğendiğimiz fimlerde olan şeylerdir. çünkü hayatımızda istediğimiz ya da ihtiyacımız olan şeyleri barındırır o filmler; mesela sonsuz bir aşk.
film: iyi arkadaş olarak başlayan, süper muhabbete sahip insanlar zamanla birbirlerine aşık olurlar ve sonsuza dek mutlu olarak yaşarlar. seks hayatları falan da çok canlıdır, çok eğlenirler, çok da zengin olurlar.
gerçek: iyi arkadaş olarak başlayan, süper muhabbete sahip insanlardan biri diğerine aşık olur ve arkadaşlıklarının iflahını siker. görüşmezler, eğlenmezler, bu olay da kapanır...
-tek başınayken seyircileri bilgilendirmek için sürekli kendi kendine konuşmak.
-en basit şeyleri bile yanlış anlayıp kelime oyunlarıyla espri yapmak.
-kafasına silah doğrultulan kişinin soğuk kanlı davranması.