misafir geldiğinde bende güzel oyuncaklarımı vermezdim çocuklara. verdiğim zaman gözümün önünde bozarlardı. barbie bebeklerimin saçlarını açarlar gizlice gidip banyoda saçlarını yıkarlardı. elbiselerini sebepsiz çıkarırlar darma duman ederlerdi. yapmayın diyemezdim, ellerinden alamazdım. pısırık değildim ama anneden tembihliydim.
onlar gittikten sonra hep ağlardım. 'neden benim gibi düzgün oynayamıyorlar' diye düşünürdüm. soydukları bebeklerimi giydirmeye çalışır, saçlarını kurutur aynı şekle getirmek için belkide saatlerce uğraşırdım. sonra birdaha geldiklerinde de ne kadar dandik bebeklerim varsa onları çıkarar, güzel olanlarını hiç unutmam annemin yatak odasındaki yatak bazasının altına saklardım.
kendi barbie bebekleride vardı ama başkasının bebeği tatlı geliyor tabi. o evde barbie bebek vardı asla unutmazlardı. 'barbie bebeklerin nerde(?)' diye sorduklarında, tüm muzurluğumla onları yeni doğan kuzenime verdim artık yoklar diye yalan atardım. bozulsun istemezdim.
birkaç tanesi hala duruyor. belkide hırçın davranan, bebeklerimle eziyet ederek oynamaya çalışan çocuklara vermediğim için şimdi yanımdalar.