bugün

Onu pek bilmem de başkasının penisi hakkında sayfa sayfa yazı yazan erkeklerle sadece Uludağ sözlükte karşılaşırsınız.
Niye selam vermedin lan y*rram.
Normal hayatta birine selam vermesen kimse bişey demez önemsemez.
Pisuvarda ayağını yıkayan kürt.

Ayak yıkama makinesi sanmış koymuş ayağını şıp şıp akan suda yıkıyor napıyon lan sen dedim ayağımı yıkıyom gomutanım dedi.

Döve döve çıkardım puştu.
Cephede birbirlerine canını emanet eden insanların komutanların nezdinde birbirlerini siktirmeye çalışmaları.
Yine bir askerlik anısı, yine olay mahalinde bir "penis" var. Bu defa yazar etuuu degil, kukla.
-alo muhtar mevlit düğün falan yok mu?
+.....
-hazır kıtaaa, çıkıyoruz!!

+u.ş samsun, nereye komutanım olay nedir?
-x köyde mevlit var hadi bakalım bi yemek yiyek la.

Jandarma asayiş şoförü olmak bambaşka kardeşim..
o kadar saçmalığın, ast-üst hiyerarşisinin, adamcılığın içine gidip askerlik yapmam. benden 2 ay önce gelen sıradan bir insandan emir almam. gurur yapıp çeker vururum kevgire çeviririm birini hayatım biter. gerek yok.
yaşanınca değil, birinden duyunca gayet hoş gelen olaylardır.
Yatmadan bir tane aktarayım okuma yazması olmayan aylarca sağını solunu öğretemediğin urfa viranşehirli adamı mayıncı yapmak ona güvenip arkasında yürümek.

Ölmeden geri gelmek büyük şanşmış valla.

Hikmet kardeş buraları okuyarsan selam diyeceğimde adam okuyamıyor ki nasıl alsın selamı.
duvara sıçan adam.
1- kemalpaşa tatlısı askerler tarafından yemekhaneye taşınırken, yemekhane sırasındaki uzun dönem 200 tane erin, tatlıya selam durması.

2- adı muhammed mustafa olan ve askerliği bizlere cehenneme çeviren bir üst rütbeliye isminden ötürü ne dindarların ne atatürkçülerin ağız tadıyla bir türlü sövememesi, tam sövecek gibi olurken küfürleri yarıda kesmeleri ilk akla gelenler.

üzerine uzun uzun düşünsek bin tane hikaye çıkar o ayrı tabi.
dışarda görsen muhattap olmayacağın insanlarla muhattap olma zorunluluğu.
Tuvalet tasının içine sıçan orosbu çocukları.
Boka parmak bandırıp tuvalet kapısına “canım anam” yazılması.
terhis olan askere tıraş köpüğü uğurlaması.
Bölük komutanının er gazinosuna haftada bir kere uğrayıp herkese viski ısmarlaması.
yatakhanede alt ranzada yatanların sıkça gördüğü yukardaki yatağın altındaki demir profillere atılan şafak ve küfürlü sözler.
(bkz: bot nöbeti)
(bkz: terlik istirahati)
(bkz: yer değiştirme) (legal hırsızlık)
(bkz: mıntıkaya çıkmak)

daha çok var da aklıma gelenler bunlar.
(resim:#1)
Askerliğin başladığı yerde mantık biter. Kendi işleyişi içerisinde kardeşim bu ne mantıksız desende işin kötüsü onu yapan hep bir iki dangalagin olması.

Hayatında ilk defa tuvaleti askerde gören insanlar olduğunu gördüğümde şaka olduğunu sandım ama gerçekmiş.

Kimseyi kinamayorum ama şunu hep diyorum askerliğin başladığı yerde mantık arama...
görsel
Askerliğin başladığı yerde mantık biter. Kendi işleyişi içerisinde kardeşim bu ne mantıksız desende işin kötüsü onu yapan hep bir iki dangalagin olması.

Hayatında ilk defa tuvaleti askerde gören insanlar olduğunu gördüğümde şaka olduğunu sandım ama gerçekmiş.

Kimseyi kinamayorum ama şunu hep diyorum askerliğin başladığı yerde mantık arama...
izmaritler toplandıktan 3 dakika sonra toplanılan yerde sigara içilmesi ve tekrar izmarit atılması.
Askerlik yapmis suserlarin da bildigi uzere her bolugun kendi yemekhanesi bulunmaktadir. Her ogun oncesinde de yemek duasi edilmektedir. Bizim bolugun basinda da o gun nobetci astsubay bulunuyordu. Acayip kafa adamdi emre gomtan. Egitim cavuslari herkesi siraya soktu ve emre gomtan tam dua ettirecekken birileri gulusmeye basladi ve bizim gomtan “allah’in huzurunda bana kufur ettirceginiz simdi amina godugumun gevsekleri” dedi. Herkes tabii yerlerde. Dua etmeden yemek yedigimiZ tek ogun bu olmustu askerlikte.
Bok ile duvara şafak atmak. Hatta tavana sıçanlar bile varmış. Öyle diyorlar.
cezalı el arabası.
cansız araçlara ceza verilmesi, ağaca selam vere talimi yapan insanlar. badisi yüzünden dayak yiyen kişiler. (bu ben oluyorum)
sağır olmak. Daha doğrusu kendi kendini sağır etmek.

bizzat yaşadığım bir hadisedir bu.

37. dönem bedelli askerlik hizmetini ikmal maliye okulu ve eğitim merkezi komutanlığında sürdürmekteyim. 2019 aralık.

gitmeden önce yaptığım araştırmalar sebebiyle yanıma kulak tıkacı almam gerektiğini bildiğim için bir çift silikon tıkaç götürmüşüm.

Ve her gece de ne kadar doğru yaptığıma şükrederek tıkaçlarımı takıyor ve rahat rahat uyuyorum.

koğuş tamı tamına 72 kişi. Bunlardan 15 tanesi horluyor, bu 15 kişiden 5 tanesi çok yüksek sesle horlarken 2 tanesi adeta koğuşu yıkıyor.

özet olarak tıkaçlarımı çok seviyorum.

Bir sabah yine saat 6'da kaldırılıyoruz. Traş olunacak, kahvaltı edilecek ve mıntıkadan sonra içtima ile klasik bir gün başlayacak.

Yalnız benim bir problemim var.

sol kulağım duymuyor.

%90 bir duyma kaybım var.

Traş olurken kulaklarımın içini temizliyorum, geçmiyor.

gün içinde geçer heralde diyorum, geçmiyor.

bir şekilde günü tamamlıyorum. yatılıyor. yeni bir gün başlıyor. Durum tamamen aynı. Son bir gün daha veriorum. uyanıyorum. Sol kulak hala sağır.

çıldıracağım. sol tarafımdan biri konuşuyor, duymuyorum lan, kelimeleri bile seçemiyorum. sağ tarafımı dönüyorum insanları dinlerken.

Sabah içtimasından sonra komutan klasik olarak "bir rahatsızlığı olan, revire gitmek isteyen var mı?" diye soruyor.

3-5 kişi ile birlikte ben de çıkıyorum. Komutan teker teker insanların rahatsızlıklarını soruyor. Herkes grip nezle vs. Sıra bana geliyor.

-Senin ne rahatsızlığın var asker?
+(tekmil verilir) Komutanım duymuyorum. Sağır oldum.
-... Nasıl lan?
+Bayağı komutanım. 2 gün önce uyandım, sol kulağım duymuyordu. Hala da duymuyor. düzelmedi. :(
-Alla alla. Olur mu oğlum öyle şey? Neyse sen de git revire tamam.

Revire gidiyorum. 5434563 askerlik sırayı bekledikten sonra hekimin karşısına çıkıyorum.

-Derdin ne asker? grip misin?
+Hayır komutanım böyleyken böyle.
-...Nasıl lan? (aynı tepki) Oğlum ben buna bir şey yapamam burda. Al sana sevk. Git hastaneye.

Alıyorum sevkimi, onaylattıktan sonra birlikten çıkıyorum, aynen gata, kulak burun boğaz.

Neyse doktor bakıyor kulağın içine

-asker sen ne yapmışsın böyle? Kulağın anasını sikmişsin. O tıkacı ayı gibi iterek tüm kulak kirini içeri doğru bastırmışsın, kulak zarın tamamen kaplanmış ve orda kurumuş.
+ühü sağır kalmayacağım di mi ama?:(
-Yok lan merak etme eheh. Sana bir damla yazıyorum. Bunu bir hafta günde 5 kere damlatıp kulak havada kalacak şekilde 10 dakika yatıyorsun, o kir zamanla yumuşayacak. sonra bana geliyorsun, temizlik yapıyoruz. Sakın çöp möp sokma kulağına. Al bu da raporun.

Neyse aradan bir hafta geçiyor. Damlamı damlatıyorum. Yeniden hastanenin yolunu tutuyorum. doktor vakumlu bir aletle kulağımı temizliyor ve sağırlık maceram sona eriyor.

Yani demem o ki tıkacı daha çok ses kessin diyerek hayvan gibi itmeyiniz efendim.