ırak da sünni- şii ayrımını daha da körüklemek için seçilmiş bir kişidir, o da şiidir çünkü. (bkz: saddam) asılmıştır, bunu haketti ya da haketmedi, infazı şöyle oldu böyle olmalıydı tartışmaları bir yana dursun; üzerinde düşünmemiz gereken başka bir husus vardır. burnumuzun dibindeki bir ülke parçalanıyor, haksız yere kan dökülüyor, kapanmayacak yaralar açılıyor...eğer çözüm üretilmezse bu kanayan yara kabuk bağlayacağa da benzemiyor.
cellad, saddam huseyinin son sozlerini tamamlamasina firsat vermeden ipini cekmistir bu celladi korkak yapar. cunku cellad mahkuma son sozlerini soylemesi icin sure vermek zorundadir bu anda birden ipini salarsa bu, celladi mahkumdan korktugu kanisina vardirir. yazik olmustur. dunyanin saddama ilimli bakmasina neden olmustur.
herşeyin bir adabı olduğunun farkında olmayan cellattır. idam ettiği kişiyi herhangi biri sanmıştır. ne olursa olsun, iyi veya kötü, o adam bir zamanlar ırak'ın bir numaralı adamıydı. ve dünyanın gözü o an'dayken hırsla hareket etmiş, ve saddamı benim ve sanırım diğer insanların gözünde dahada yüceltmiştir. saddam erkek gibi ölmüş, öldürenler herkesin söylediği tabirle çakal sürüsü gibi görünmüştür.
Celladlarla empati kurmam sonucu aslında haklı olduklarını anlamışımdır. Çünkü Apo'yu öldürme gibi bir zevke sahip olsam, onun yanında Saddam'ın idamı kırmızı başlıklı kız masalı gibi kalırdı.
SADDAM Hüseyin ölüm sehpasına giderken rahat ve cesurdu.
Dik durdu.
Yüzünün örtülmesini istemedi. Cellatlarının gözünün içine baktı ve kavga etti.
Oysa cellatları yüzlerini gizlemişti. Ölüme giden Saddam'dı ama ölümden asıl korkan cellatlardı.
Saddam eli kanlı bir diktatör ve halkların düşmanıydı. Eski efendilerinin elinde can verdi.
Ama kabul edelim ki, yakışıklı öldü.
şiileri öldürttüğü gerekçesiyle celladlar da şiilerden seçilmiş. ve bir celladın isteği üzerine öldükten sonra üç dakika kadar asılı bırakılmış. ne kadar kin doluymuşlar ki ölümü bile onların içini rahatlatmamış ve asılı halde kalmasını istemişler. bir celletla da aralarında şu konuşma geçmiş:
CELLAT: "Irak'ı mahvettin. Dünyanın en zengin ülkelerinden biriyken bizi dilenci yaptın."
SADDAM: "Hayır ben Irak'ı yıkmadım. Zengin ve güçlü bir ülke yaptım."
CELLAT: "Allah belanı versin."
SADDAM: "Senin versin." *
idam infazından bir bok anlamadığı anlaşılan katil bir bireyden farklı olmadığı saddam'ı idam etme şekliyle anlaşılmış terbiyesiz herif. aynı adnan menderes'in celladı gibi (bakın, boş bakınız değildir) ilmeği yan bağlamıştır. saddam hüseyin eğer o şekilde aslımışsa çok acı çekerek ölmüştür. bu insanlığa aykırı bir idam şeklidir. yazık olmuştur. eğer saddam hüseyin çok zayıf biri olsa bile en aşağı 5 dakika can çekişmiştir. yazıktır. artık saddam ölmüştür. ama hiç kimsenin bu şekilde ölmemesi gerekmektedir. yaptığı bu hareketle cellad, saddam hüseyin'in acı çekmesini canı gönülden istemiştir.