saddam hüseyin'in kendi ülkesinde bir şehre saldırarak 140 sivilin ölümüne sebebiyet vermesinden dolayı uygulanmış karardır. bilindiği gibi yeni ırak devleti abd egemenliğindedir ve bir bakıma abd aldırmıştır bu kararı. belki ölen 140 masum sivilin kanı yerde kalmayacaktır, doğrudur, ama saddam hüseyin'in iktidar başında olduğu süre içerisinde değişmiş olan üç amerikan başkanı döneminde ırak, afganistan operasyonları esnasında öldürülen sivil sayısı eminim ki saddam'ınkinden çok daha fazladır. yani saddam'ın öldürdükleri can, amerika'nın öldürdükleri patlıcandır...
yıllardır dikta rejimi uygulayan fa$izan bir insanın, orayı i$gal eden bir devletin gücüyle asılmasıdır. yargıyı mahkemeler yapmı$tır da, kime göre neye göre? tabi ki amerika'nın isteklerine göre. birçoğumuz; "evet çok iğrenç bir insandı, yapmadığı zulüm kalmadı, asılsın da asılsın" $eklindeki dü$ünceyi savunuyoruz. tarihte hiçbir $ekilde yargılanmayan bu diktatörlerin en $anssızı, en ba$ı keli, sanırım saddam oldu böylece...
asıl sebebinin duceyl katliamı olmadığı kesin olan, kukla ırak devletinin amerikanın güdümüyle kurduğu mahkemenin yargılamadan vermiş olduğu, ancak dünya kamuoyuna "yargılandı da asıldı" dedirtmek için kurulmuş mahkeme tezgahından çıkan adaletsiz sonuç. 148 kişinin ölümü sebebiyle elbette idam kararı çıkabilir. ama 650.000 kişinin ırakta şu veya bu şekilde can vermesinin sorumluları bu infaz kararını veriyorsa bu sadece "çıkar cinayeti" kararıdır.
çok üzüldüğüm haberdir. amerikaya olan kinimi artıran haberdir. ne güzel kürtleri** yok edecektik yahu. neyse saddamsız yaparız. ama üzüldüm be saddam, kanki ya...
okuduğum entrylerin yarısından çoğunun ''bakın saddam'ı da asıyor elin herifi biz kendi soykıranımızı kendi ülkemizde asamıyoruz. hebele hübele...'' şeklinde olması gösteriyor ki; ülkemizde hala koyun can derdinde. kasap et derdinde.
hadi o zaman vietnamlılar, kızıl derililer, 1 mayıs günü istiklal meydanında katledilenler de amerikayı yargılayıp başkanlarının çüklerinin kesilmesine mahkum etsinler.
bi yerden aklıma geldi.
bush bir vietnamlıya ağlıyor; yahu biz ırak'ta madara olduk, sizi nasıl yenmiştik ki biz? vietnamlı; yenememiştiniz!
ırak'ın daha doğrusu amerikanın doğu şubesinin saddam'ı hangi hakka dayanarak hangi resmi kimlikle yargıladığı ve kim olup da asacağı en az amerikanın doğu şubesi olan "bağımsız!" ırak'ın meşruiyeti kadar tartışılır. saddam hüseyinin yaptıkları tabi ki takdire şayan şeyler değildir hatta yanlıştır ama dağdan gelip bağdakini kovmak ve bunu büyük bir pervasızlıkla yapmak bütün dünyanın gözünün içine baka baka ali kıran baş kesen'cilik oynamak şahsımın amerika birleşik devletlerine olan mide bulantımı arttırmakla beraber saddam hüseyin gibi bir adamın bile ölmesine karşı üzüntü hissettirmektedir.
sinir ile gelen edit: savaşa girilen ülkenin canlı ele geçirilen devlet başkanını idam etmekle savaş esirlerini bir duvarın önüne sıralayıp kurşuna dizmek arasında ne gibi bir fark vardır? bu da merak konusudur.
önyargıları bir kenara bırakarak üzerinde düşünülmesi gereken durumdur. (bkz: saddam) ın geçmişte yaptığı hatalar, büyük hatalar olabilir; fakat şu anda ırak da işbaşında olan yönetimin meşruiyeti, egemenlik gücünü aldığı yer, uygulamalarının haklılığı ve doğruluğu tartışılır birer meseledir. saddam ı asmaya bu kadar meraklı olan zihniyet neden pkk yı terör örgütleri listesine almıyor? bu da dikkat edilmesi gereken bir husustur zannımca.
humanist organizmalari, yok canim herhalde asmazlar, hem secim oncesi ayarlarina uygun bi politika bu, bu devirde de bi devlet baskaninin asilmasina baska bi devlet baskani karar verecek degil ya, hem insan haklari diye bi' sey var diye huzursuz gerginliklere iten tasvip edilmeyen karar.
(bkz: tepede beyaz bir saray sarayda soytari kral)
aslında en güzel cevabı yine ıraklı bir vatandaş vermiştir.*muhabirin bu konu ile ilgili sorusuna; saddam ı, döneminde işlediği suçlardan dolayı idama çarptırdılar. peki son 3 yılda ölen ıraklıların hesabını kim vercek?
akp hukumetinin bugune kadar attigi adimlarinin belki de en dogrusunun gerceklestigi dev olay. abdullah gul tarafindan yapilan aciklama aynen soyle:
"O, onların bileceği iş. Biz başka ülkenin işine karışmayız. Son günlerde yanlış alternatifler ortaya konuyor. Acaba Irak bölünse daha mı iyi olur. Bu karmaşa biter mi; diye. Bu konuda herkesin dikkatini çekiyoruz. Böyle bir şey sakın alternatif olarak düşünülmesin."
ozellikle "biz baska ulkenin isine karismayiz" sozu bana kalirsa cok yerinde bir tespit. ozellikle fransa* ve amerika'ya gonderme yapiliyor kanimca. gerci siyaset bu, belli olmaz. belki baska anlamlari vardir bu sozun ama yine de bir vatandas olarak kulaga cok hos geliyor "baska ulkenin/ulkelerin islerine karismamak" olayi. umarim bu soz yerine ulasir. dunya bizi duyar.
ilk kez akp'yi, daha dogrusu abdullah gul'u takdir ettigim olay oldu bu idam karari da. ilginc...
Amerika'nın savaşta mağlup ettiği ülkenin hükümdarının idamını kendisi değilde, o ülkede kurdurduğu fason* hükümetin mahkemesine yaptırtmak için alınmış karar. Zira karar hakkında bir sorun çıkarsa, bunda sorumlu amerika olmayacaktır, direk ırak halkı sorumlu tutulacaktır. Çünkü karar seçimle iş başına gelmiş bir hükümet tarafından infaz edilmiş olacaktır.
uluslar arası düzeyde en doğru tepkiyi ankaranın verdiği olaydır. hükümetimiz tam da türkiyenin uluslar arası düzeyde ne kadar söz sahibi olduğunu ıspatlar nitelikte açıklama yapmıştır..
asan da asılan da adam olmadığından pek birşey değiştirmeyecek hadisedir. Fakat yine de Saddam Hüseyin'in Kürtler'e ve özellikle de Şiiler'e yaptığın zulmün bedelini ödemesi yönünden izlenesi olaydır ayrietten kanımca.
saddamın, bir asker olarak, kurşuna dizilerek infaz isteğini kabul etmeyip asılarak infazına karar verenler hakkında "ibreti alem yapıyorlar" düşüncesini akıllara getiren olaydır.
katLiam, soykırım yaptığı gerekçesiyLe bu karar veriLmiştir.. şimdi soru işaretLeri kafamızda dönmektedir.. peki bizim eLimizde buLunan, bir ada da besLediğimiz pkk Lideri ne yapmıştır.. katLiam yapmamş mıdır?.. masum insanLarını canını aLmamış mıdır?.. biz haLa avrupa birLiği bokuna bu adamı besLiyoruzdur.. adamLar çatır/çutur idam kararı verirken, güçLü bir üLke imajı çizerken, biz yine(niye) ezik bir üLke konumunda yer aLıyoruzdur..