suudi arabistan'da berberlik yaparken "allaha küfrettiği" iddiasıyla idam cezasına çarptırılan türk.
ne acı, bir türk vatandaşı ailesinin geçimini sağlamak için yurtdışına çalışmaya gidiyor. o'nun yurtdışına gitmesine sebep olan devletimiz ve yöneticilerimiz ise sessiz.
birileri suudların götünü yalamaya devam etsin. cumhurbaşkanımız krallarının ayağına gitmeye devam etsin. türk dediğin ne ki? değersiz bir nesne, bir türk'ün hayatı önemli mi?
sabri boğday denilen türkiye cumhuriyeti vatandaşı,
evet sen vatandaş sen,
belki de sen bu yazıyı okuyamayacaksın, ailen kahrolacak başına gelenlere, "devlet böyüklerimiz" acınızı paylaşıyoruz mesajları gönderecek ailene, birkaç hayırsever çıkıp şov karşılığı maddi yardımda bulunacak belki de...
bunların hepsi içimi acıtıyor be sabri...
pisi pisine ölmek, hatta ölümü beklemek bu mu?
bu kadar kolay mı bu ülkenin vatandaşının canını alabilmek, ne kadar nereye kadar sahip uğrunda canımızı seve seve verebileceğimiz bu devlet bizlere?
her ay ülkemizden binlerce vatandaş yurt dışına çıkıyor. hepsi böyle sahipsiz mi?
haaaa sabri sen orada hücrende iken suud kralına devlet şeref madalyası taktı cumhurbaşkanımız, ama inan senden haberi yoktu. olsa takar mıydı(!)...
senin hayatın değersiz be sabri. n'apalım sen sıradan vatandaşsın ne de olsa. ironik olacak ama hani derler ya "kesseler gıkı çıkmaz" o sensin işte sabricim.
lan bir kez yanıltın beni be!
sövdürmeyin beni dürzüler...
bir kez yanıltın beni dişimi kırayım. bu adam belki size oy verdi arkadaş, kömür bile almadı karşılığında ihtiyacı yoktu, yurtdışında çalışıp memlekete döviz kazandırıyordu. evinde kullandığı elektrikten tut, hanımıyla konuştuğu telefonuna kadar vergisini alıyordun bu vatandaşın.
senin evladın, yakınların dünya bankasında bol sıfırlı rakamlarla çalışıp askerlikten yırtarken, damadın devlet bankasından bol sıfırlı krediler alıp milletin malına çökerken bu adam askerlik yaptı bu memlekette kimbilir belki şırnak'ta belki de hakkari'de.
şimdi siz,
devletimizin büyükleri olarak açacaksınız telefonu suud kralına ana avrat söveceksiniz, bak kral ananı avradını skerim diyeceksiniz, bu adamın kılına zarar gelirse ilişkilerimiz biter diyeceksiniz. yok yok telefonla olmaz atlayıp riyad'a gideceksiniz. yapacaksınız bunu aslanım ya yapacaksınız ya vatandaşınızı sabri kardeşimizi ölüme terk edeceksiniz. ya da en azından ben bu memleketin vatandaşı olmayacağım artık...
allahın verdiği canı allah alır ulan...
ha sizin dininiz tersini söylüyorsa sizin dininizden de değilim ondan da istifa ediyorum...
kraliçe gitti sayın abdullah gül uyan artık tatlı rüyadan, hadi aslanım ara kralı ve göster bu milletin sahipsiz olmadığını. o soysuza şunu söyle ama ısrarla söyle;
osmanlı zamanında hacca giden kervanları durdurup adam doğrayan vahhabilerin son vahşiliklerinin kurban adayı.
umarım kurbanı olmaz, girişimler sonuç verir. vermeli de.
gerçekleşen olayın islam anlayışı ile de uzaktan yakından alakası yoktur. (ısrarla bakınız: vahhabilik )
ismini sol frame'de görünce ani bir acı hissettiğim, henüz idamının gerçekleşmediğini anlayınca bir nebze rahat ettiğim insan. şeriat ve din körlüğünün son kurbanlarından.
Akibeti konusunda yeterli bilgi bulunmayan türk vatandaşı. Bilen varsa beni aydınlatsın.
Ayrıca, bir türk vatandaşının suudi arabistan gibi ucube bir ülkenin keyfi uygulamaları sonucunda öldürülecek olması türkiye cumhuriyeti açısından kabul edilebilir bir durum değildir.
Ulu önder atatürk sağ olsaydı şimdiye çoktan serbest kalmıştı bu genç türk vatandaşı.
Ama nerde onun gibi basiretli, kudretli, dirayetli devlet adamı.
hakkındaki idam cezası kalkmış türkiye cumhuriyeti vatandaşı.
artık kimsesizlerinde bir kimsesi var, demek ki devletimiz güçlü, kararlılıkla üzerine gittiğinde arabın fellahını da amerikanın conisini de dize getirebilir.
mısırlı terzi komşusunun tek lafıyla idama mahkum edilen, 20 aylık cehennem hayatından sonra, abdullah gül' ün devreye girmesiyle sonunda affedilmiş(!) vatandaşımızdır. geçmiş olsun ona ve ailesine, pek mümkün değil ama dilerim korku dolu aylarının, umutsuz bekleyişinin izini atlatması uzun sürmez..