bre yazarlar, okurlar, alakasızlar her yerde yaşayıp yaşatılanlar.. bir dert var ben de benden içeri kardeşlerim. çoğunluğumuzun güne seksi başlama sorunundan dem vurmak istedim, canım çekti yok yok aklım çüküm de ya da her ne haltsa efendim.
çocukluğumdan beri içimde bir gururdur sabahları çadır kurarak uyanmak. izci ruhumu ortaya çıkaran bir eylem. ara sıra övünmüşlüğümde olmuştur bu vaka ile. "ulan ben süper erkeğim herhal" diyerekten. tabi acı tarafı komşunun 1 yaşındaki çocuğunun şahsıma karşı gülerek diktiği sulama hortumunu gördükten sonra bitmiştir. bünyede bıraktığı izlerden bahsedersek; her sabah ağız kuruluğu ve birkaç cm (ki bu kişiden kişiye değişir. buradan zencilere selam ederim.)* yükselti ile uyanmak akabinde yine rüyalandım mı sorusu ile kendini sorgulamak.. ve en acısı uyanmaya çalışırken kapıya yahut dolaba çarpmak finali pijamaya tazyikli işeyerek bitirmek..
bu entry çüküne hükmedemeyen yaşanmışlıklara ithafendir. geldiğimiz yeri unutmayalım. evet evet geldiğimiz yeri. *
salonda yatan biriyseniz ve evde sizden önce uyanan biri varsa gerçekten sorun olan sorunsaldır. derlerki afrikada yağmurlu havalarda insanlar sabahları evin erkeğinin çadırına sığınırlar.
kız olmaya şükrettiren olaylardan biridir zira kamuflaj oldukça zahmetlidir. bazen mümkünü olmayan bir duruma dönüşebilir ve bu yerin dibine geçmeye yakındır.