"çalmadan çırpmadan, bize ekmeğimizi verenleri aç, bizi giydirenleri donsuz bırakmadan yaşamak istemek; bu kadar zor, bu kadar mihnetli, hatta bu kadar tehlikeli mi olmalı idi?"
sözleri kafamdan çıkmıyor hiç. yaşatmadılar onu da.
Bu dağların bir rakibi varsa rüzgârdır.
Rüzgâr burda tek başına bir hükümdardır.
Burda insan duman gibi genişler, büyür.
Bu dağlarda ıstıraplar, sevinçler büyür.
Buralarda her düşünce sona yakındır,
Burda her şey bizden uzak, ‘O’ na yakındır.
Burda yoktur insanların düşündükleri,
Rüzgâr siler kafalardan küçüklükleri.
Yanağıma çarpar geniş kanatlarını,
Ve anlatır mabutların hayatlarını.
Ara sıra kulağını bana verdi mi,
Ben de ona anlatırım kendi derdimi.