ay başı geldi ya sabaha kadar hesap kitap yaparsın. hesap kitap biter bu seferde hem hala eksik vardır hemde o ay nası geçecektir onu düşürsün. sonra aklına tavuk döner sevgili ilişkisi gelir. ayrılsam mı diye düşünmeye başlarsın. işin sonu mehmet pişkin'e kadar gider. sonra oturursun biraz freelance iş aramaya başlarsın. en son kendini sözlükte bulursun amaçsız bir entry yazıyorsundur. sabaha kadar uyuyamamak için iyi nedenlerdir bunlar.
Idmanli bunyelerde bu sey siradanlasmaya baslar ve sonrasinda uzun metrajli tefekkur donemine girilir. Gunesin dogmasi cok da muhim degildir zira icini aydinlatacak seyler beklendikce vites kucultur. Beklemek bir karakter olur artik, her seye gec kalmaya yarayan.
sanırım benim bünyem gece yaşamaya programlanmış. yıllarca fırsatımın olduğu her zaman sabaha kadar uyumamak gibi bir huyum var. öğlen işim var, akşam sahnem var ama benim uykum yok. düzene soksam bile bir şekilde kendimi tekrar aynı saatlere programlanmış olarak buluyorum...
