çoğu aklı havada gencin* yapmayı hep ertelediği şeydir aslında geleceğe dair plan yapmak. bazen anne babaya sırt dayamakla alakalıdır. sanki okul bitmeyecek birgün sen hayatla yüzleşmeyecekmişsin gibi gelir. ama o an gelir çatar elbet. mezun olma dönemi! işte bunu yeni farkeden insan oturur planlar yapmaya başlar. ama geç kalınmış bir döneme adım atılır. uykularından olur insan mide krampları ben ne olacağım sorunu baş gösterir. o ana kadar düşünülmeyen sorular çıkar su yüzüne ben bu üniversiteden ne kazandım?, aslında bu mesleği yapmak istiyor muyum?, başka alternatifim yok mu? niye daha önce hiç düşünmedim? gibi... buda başlı başına uykularına veda etme zamanı en azından bir yol haritası çizene kadar.
onlar için varsın olsun yiyişecek hatun, içilecek içki, gidilecek festival.
hayır haşa, yapma demiyorum. hobi olarak değil bildiğin hayatın bir parçası olarak bunları zaten yapmayan gencin,
aklından şüphe ederim.
ama görüyorum ki çoğu bu tür meşgaleler insanların geleceğini planlamasının önüne geçebiliyor.
tabi bazı geçmiş korkuları da gelecek planı yapmaya engeldir.
ama geleceğini planlamayan, hatta onu geçtim hayalini kurmayan insan pusulasız matarasız çölün ortasında çıkışı arayan bedevi gibi bir şeydir herhalde.
Gecenin karanlığında parlayan yıldızları, tek gürültünün kısık baba horlaması olduğu sıcacık bir yuvada yatağa uzanıp kitap okumayı, bilgisayarın başında bir sigara yakıp online arkadaşlarla iki lafın belini kırmayı, geyik yapmayı kısacası şuanı kaçırmak demektir. Gelecekle ilgili endişeler yarını değiştirmez ama bugünü değiştirebilir. Bugün dünümüzün geleceği güzel yaşayalım canlar!