bugün 1. sayfasında yeni yıl mesajını oldukça uzun tutmuş ve gündeme de değinmiştir.
işte bizim Türkiyemiz
01.01.2014
Demokrasimiz bir kez daha çetin bir sınavdan geçiyor. Son günlerde siyaseti itibarsızlaştırma, demokrasinin üzerinde vesayet kurma çabaları yine hızlandı.
Dün, askerin siyasete müdahalesini alkışlayan bazı rakip medya kuruluşları, bugün yargı/polis eliyle oluşturulan vesayete destek veriyor.
SABAH, vesayetin her türlüsüne karşı. Askerden, bürokrasiden ya da sivil oluşumlardan gelebilecek her türlü vesayetin, Türkiye'yi geriye götüreceğine inanıyor.
SABAH, hep, her zaman demokrasinin yanında yeraldı. Meşru iktidarlara yönelik tuzakları geçmişte de deşifre etti. Bugün de ediyor. Yarın da edecek.
Sağcısıyla solcusuyla, dindarıyla, laikiyle ... Türkiye'ye sahip çıkan, ülkesini yürekten seven herkesin gazetesi oldu SABAH.
Etnik ve dinsel farklılıkları ülkemiz için zenginlik olarak gördü. Ötekileştirme politikalarının karşısında durdu. Bireysel özgürlüklerin önündeki engellerle savaştı. Herkesi kucakladı.
Büyüyen ve özgürleşen Türkiye'ye haberleriyle ve yorumlarıyla destek oldu. Okurlarından aldığı güçle Türkiye'de akan kanın durması için barış sürecine koşulsuz destek verdi.
SABAH, dün olduğu gibi yarın da demokrasiyi sonuna kadar savunacak. Vesayet girişimlerine karşı çıkacak. Objektif ve cesur haberciliğiyle demokrasiye ve halkın iradesine yönelik tuzaklara karşı kamuoyunu aydınlatma görevini sürdürecek.
SABAH gücünü yüzbinlerce okurundan alıyor. Kendisine güvenen okurlarını hiçbir zaman yanıltmadı bundan sonra da yanıltmayacak.
Tam demokrasiyle özgürleşmiş Türkiye vazgeçilmezimizdir. Alevisiyle, Sünnisiyle, Kürdüyle, Türküyle, laikiyle, dindarıyla ... Türkiye'yi Türkiye yapan bütün kesimlerin özgürlüklerden ve tam demokrasiden payını aldığı bir Türkiye hedefimizdir.
"Kim ki, iftiracılığa başvuruyor, Allah onları cehennemde cayır cayır yaksın. Sadece orada değil, bu dünyada da son nefesini verene değin acı içinde kıvrandırarak can verdirsin inşallah"... Şu anda internet sitesinde bu yazı ve üstünde de yazarların fotoğrafları olan gazete. Merak etmeyin, Allah yetim hakkı yiyenleri de unutmayacak ve cehennemde bu fotoğrafları karşınıza çıkartacak.
Sahibinin bi tarafı üç buçuk atmaktadır ya iş bana da uzanırsa diye. Muhtemelen biraz da bundan panikliyor, yani sadece yalaklanma amaçlı olmayabilir.*
Sabah, Boğaziçi Köprüsünde birisi intihar etmek üzere bir eliyle korkuluğa tutunmuş diğer eliyle sigara içerken çevresindekiler de onu ikna etmeye çalışıyordu.
Bilinmez bir dert, dağ gibi bir adamı sabahın bu saatinde intihar etmek için köprü korkuluğuna çıkartabilmişti yani.
--spoiler--
...Hızını alamayan Kırca, Başbakan Erdoğan'ı BOP Eş Başkanı gibi göstererek, "Yakında paraların üzerindeki Atatürk kalkacak onun yerine bir ata binmiş BOP Eş Başkanı, at şahlanmış, ağzı köpüklü, gözünde de tezek var.' ifadelerini kullandı.
--spoiler--
hani ulan türkiyenin dört bir yanındaki kalabalık? hani nerde insanlara yapılan eziyetler? nerde biber gazıyla bayılanlar, gerçek mermiyle ateş edilen adam haberi nerede?
ve halkın yarısı bu gazeteyi okuyor hala.
şerefsizler sizi.
Niçin içerleniyorsunuz ki anlamadim. Yıllardır doğuda yaşanan olayları faili mechul olayları köy yakmaları köy boşalatmaları yok sayıp görmezden geldiniz. Köylülerin üstüne yağdirilan bombaları görmezden geldınız. Hayrola şimdi mi gözünüz açildi. Taksimde yaşanan komediyi tv den internetten takip edince, eylem yapıyoruz diyip oynan tiyatroyu burdan gülerek izliyoruz. Eee boşuna dememisler düsmez kaalkmaz bi allah diye. Sizlere de facebookta, twetter da zamaann gecırmek icin bi eglence. Ha gayret ülkeyi kurtarmaniza az kaldi.
taksim ile ilgili hiçbir fotoğraf hiçbir habere yer vermeyen akplilerin kutsal gazetesi. gazeteyi bıraktık internet sitesine girdim parkın avm'ye çevrilmesinde belediye meclis üyelerinden toplanan imzalarda chplilerin imzası var diye haber yapıyorlar. bu olayı koyunları beygirleri bağladığınız ağaçlara bağlayamazsınız. istediğiniz kadar uğraşın mesele ağaç meselesi değil mesele zihniyet meselesi. bunuda kafanıza sokun.
lan böyle haberciliği ilkokullardaki çocuklarda yapıyor okul panosunda. nasıl habercilik nasıl bilgi kirliliği yaratmaktır bu. sikeyim sizin habercilik anlayışınızı ben
sembolize ettiği şeyler için(yeni başlangıçlar, sonsuz döngü vs vs) değil, hissi güzel.
bakıyorum dışarıya, soğuk mu soğuk, hava kapalı ama artık aydınlık. yağış yok.
sabaha kadar kitap okumuşum, karnım aç, kahvesiz kalmışım. sigara içmekten bok çukuruna dönmüşüm.
yatsam uyurum hani.
ama bunu yapmayacağım. beremi çekip, montumu giyip, bir sigara yakıp, kulaklıklarımı takıp, 1 scorpions ya da stratovarius ballad'ı açıp suadiye sahile gideceğim az sonra. sadece o geniş kaldırımlarda yürümek, denize bakmak, hafiften üşümek (bir insan neden üşümeyi ister ki? istiyor işte. donmak değil, hafifçe üşümek), belki yanıma kitabımı da alıp caddebostan tarafında bir çay bahçesi bulmak, oturmak.
dediğim gibi, sembolize ettiği şeyler için değil. hissettirdikleri için. iyi hissetirdiği için de değil. sadece o kendine özel hissi için.
şu anda sabah sahilde oturup melankolik bir ruh haline bürünmek de güzel ki.
yarın belki geç uyandığımda, akşamdan kalma olduğumda, yorgunluğumu atamadığımda sabah bu kadar güzel olmayabilir.
ama bugün sabah güzel.
ve eminim deniz havasını kokladıktan sonra bu bana bir tatmin yaşatacak. içimden diyeceğim ki;
