efendim bugünlerde biraz dalgınım. ankara'da yaşayanlar bilir havalar epey gel-gitli. sabah çıkarken ne giydiğinize dikkat etmezseniz ertesi gün hasta uyanmanız işten bile değil. neyse sabah uyandım, uyku sersemi dolabı karıştırırken polo yaka beyaz sweatshirt gözüme ilişti. "lan dedim bunu giyeyim. mis gibi bahar havası da var beyaz iyidir." diyerek üstüme geçirdim. bu sweatshirt'ü ne zaman aldığım ve uzun zamandır neden giymediğim hiç aklıma gelmedi. ofise geldim, kahvemi içtim. tuvalete gidip aynaya bakarken fark etmemle, üzerimden kaynar sular dökülmesi aynı zaman dilimine denk geldi. sweatshirt'ün arkasında kocam bir sembol olduğunu gördüm. koltuktan kalkamıyorum. tam da böyle bişey.
gömleğin iki düğmesinin arasında çok mesafe olmamasına rağmen kilolarımdan dolayı yandan bile değil, karşıdan görünen içimin gözükmesi. neyseki montum var da sıcak mıcak giydim üstüme. evet.
