direk aklıma "şarapçı" diye çağırdığımız isminin Hüseyin Erdoğdu olduğu sanılan ve yanlarda ki uzayan saçlardan ziyade tepesinde kalan bir kaç tel saçın içeri giren rüzgarla uçuşmasını dınıf
ilkokul müdürüm. sürekli favorilerimizden tutup havaya kaldırırdı. ''saçlarınız dökecem sizin'' sözü adamın saçlarının kendine ne denli dert olduğunu anlatıyor sanırım.