--- spoiler ---
milli savunma bakanı, geçen sonbaharda yaptığı bazı açıklamalarda “s-300 sistemi, nato ittifakı içinde nasıl kullanılıyorsa türkiye’nin de s-400’ü aynı şekilde kullanabileceğini” belirtmişti. bununla kastettiği yunanistan’ın girit adası’nda bulundurduğu rus yapımı s-300 hava savunma sistemleriydi.
bakana “türkiye’deki s-400’ler için girit’teki s-300’ler modeli geçerli olabilir mi?” diye sorduğumda şu yanıtı aldım:
“evet olabilir. ayrıca konu sadece girit’teki s-300’ler de değildir. varşova paktı üyesi olup sonradan nato’ya katılan birçok avrupa ülkesinde hâlâ sovyet döneminden kalma silah sistemleri var. bu silahlar da pekâlâ nato içinde sistemde tutuluyor. biz de bunu söyledik, girit’teki s-300’lerde nasıl bir model kullanılıyorsa, bunu müzakereye açığız dedik.”
--- spoiler ---
biliyorsunuz ki yunanistan'ın elinde s300 füzeleri var, yunanistan nato müsade etmediği için bunları kullanamıyor ve girit adasında bir üste tutuyor.
bu füzeleri yunanistan'ın almasına sebep olan da biziz.
zira bu füzeler 97 yılında kıbrıs rum kesimi tarafından alındı, ama tabi o yıllarda türkiye dünyada sözü geçen bir ülkeydi ve türkiye "o füzeler adaya giderse imha ederiz" açıklaması yaptı ve füzeler kıbrıs'a ulaşmadan yunanistan'a devredildi, yunanistan da nato'ya taahhüt vererek bu füzeleri girit adasında bir depoya kaldırdı.
son birkaç yıldır s400'ü konuşuyoruz.
s400'leri aldık, kurduk, kurmadık derken geldiğimiz nokta girit modeli.
eee biz bunu yıllardır söylüyoruz, o füzeleri bize kullandırmazlar diyoruz ama bakın ne oldu şimdi?
bir kere olsun, bir konuda da beni haksız çıkarın, bir kere olsun geri vites yapmayın yahu...
çevir kazı yanmasın modelidir. kıbrıs rum kesiminin satınaldığı s-300'ler, türkiye'nin baskı ile grite alınmıştır (kutadan çıkmadı). hatta türkiye'nin nato ve abd'ye sunduğu gerekçe nato'nun güvenlik kirterleri idi. z kuşağı blmez, o dönem tükiye gelen geçenin vurduğu bir şamaroğlanı değildi. kıbrıs rum kesimi nato üyesi olmadığı halde, bu sistemlerin radar gözetleme teknolojisi üye ülkelr için tehtid oluşturuyordu. en önemlisi radarların tarama alanı türkiye'nin içlereine kadar uzanıyordu.
s-400 ise bildiğiniz üzere daha gelişmiş radarlara sahip, görünmezlik tekonolojisi oaln uçaklar için (f-35) tehtidtir. şu bakımdan, uçakların sinyalleri ruslar tarafınan rahatlıkla ele geçirilebilir, radarlar daha da geliştirilebilir. bunu yapamazlar diyemezsiniz. rus personel illa ki arada gelip kapsamlı bakım ve testlerde bulunacak.
f-35 alt yükelnicilerinden biriydik, halbuki s-400 de teknoloji transferi yapılmayacaktı. gel
inen noktada erdoğan liderliğindeki akepe hükumeti yine geriye çark yaptı.
çürütülmeye bırakılırsa bir hiç uğranı euro / dolar'ı fiyatını 3 tl artırdık ve 2,5 milyar doları hibe etmiş oluruz.
ancak böylesi daha iyi olur, en azından yeni yaptırım gelmez.
yukarıda yazdığı gibi "eğer f 35 ve patriot garantisi alınırsa yapılmalı".