s ile başlayan 3 kelime

entry10 galeri0
    1.
  1. safsata: gereksiz söz, temelsiz.
    şu konuştukların tam bi safsata.

    salt: saf, yalnızca, yabancı bir şey karışmamış.
    1400 yıl önce yazılmış bı kitabin salt bir şekilde kalabilmesi imkansız.

    sansasyonel: çarpıcı.
    konuşmam tüm sınıfta sansasyonel bi etki yarattı.
    0 ...
  2. 2.
  3. Sarkastik: acitıcı bir şekilde alay eden.
    Vatandaşın parasiyla bin liralık kadeh alıp, peygamberin yırtık kazağını örnek göstermek.

    Sav: ileri sürülen düşünce.
    Dinleri savunurken doğru bir sav ile savunmaya çalışmak mümkün değil.

    Seans: oturum.
    Acı dolu bu senslara son vermelisin.
    0 ...
  4. 3.
  5. Seleksiyon: seçilim.
    Camilerin açık olması sayesinde kırana tarafından doğal seleksiyon oluşacağı bir realite.

    Sempozyum: bilimsel ağırlıklı toplantı.
    Sempozyuma davet edildim.

    Semptom: bulgu, belirti.
    Covid 19 semptomları arasında ateş bulunmakta.
    0 ...
  6. 4.
  7. Senkron: aynı şekilde, eş zamanli
    X yalani, çağ ile senkronize bir şekilde hareket etmemizi engelliyor.

    Sentez: birlestirme.
    Senin düşüncen ile x yalanını sentezlemek ilginç olurdu.

    Serzeniş: yakinma.
    Akpnin x yalanıyla yola devam etmesinin tam bı saçmalık olduğunu söyleyerek serzenişte bulundu.
    0 ...
  8. 5.
  9. Sığ: yeterli olmayan, yüzeyde kalan.
    X yalanı sadece ve sadece sığ ahlakı saglayabilir.

    Sinerji: birliktelik, gorevdaslik.
    Sınıf ile güzel bi sinerji yakaladığımız düşünüyorum.

    Skala: gösterge çizelgesi.
    Bu konuyu geniş bı skalada degerlendirmelisin.
    0 ...
  10. 6.
  11. Son tahlilde: sonuç olarak.
    Son tahlilde xlerin saçmalık olduğu bir realite.
    0 ...
  12. 7.
  13. Spekulatif: yanıltıcı, saptırıcı.
    Xleri ancak ve ancak spukalatif haberler, bilgiler ile savunabilirsin.

    Spesifik: bir karaktere özgü olan.
    Dinleri eleştirebilmek icin daha spesifik bakmalısın.

    Spontane: anlik, kendiliğinden.
    Karşılaşmamız spontane olarak gerçekleşti.
    0 ...
  14. 8.
  15. Stabil: sabit.
    Daha stabil olmalısın her duruma heyecanlanma kalksın.

    Stabilize: kararlı.
    Berat Albayrak in istifa(!) Etmesiyle dolar stabilize hale geldi.

    Statüko: süregelen duzenin, korunmasi durumu.
    Dinler kapitalist statükonun korunmasını amaçlar.
    0 ...
  16. 9.
  17. Suistimal: yetkiyi kötüye kullanma.
    Dinler insanların saf duygularını suistimal eder.

    Subjektif: öznel.
    Dinlere subjektif değil de objektif bakmayı basarabilirsen o zaman doğruyu bulursun

    Sübvanse: para yardımı yapmak, desteklemek.
    Türkiye'de Covid sebebiyle birçok iş yerinin sorun yaşadığını gören hükümet, Tunus'a 5 milyon dolar sübvanse etme kararı aldı.
    0 ...
  18. 10.
  19. Suje

    Şayet: eğer.
    Şayet bu konuda böyle düşünürsen sonuçlarına katlanirsin

    Sürünceme: boş yere uğradığı gecikmelerin tümü.
    Artık siyasal islam'ın sorunları sürüncemede bırakmasına izin vermemeliyiz.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük