başımageldi, o düşük bel kottan işgal kuvveti gibifırlayan siyah ipler, abazanlık ve barzolukla birleşince değil sınavı nefes almak dışında her şeyi unutuyorsun.
sene 2002, yer kütahya dumlupınar üniversitesi, iktisadi ve idari bilimler fakültesi ( merkez kampüs ) , amfi 2'de vizeye giriyoruz, maliyet muhasebesi dersi ve hocası uyuzun teki sınav mavi tükenmez kalem ile yapılıyor. kurşun kalem , silgi, daksil kullanmak yasak...keshberfo o zamanlar daha 20 yaşında, toy, günahsız bir ege bebesi...sınavın stresi yüzünden başlıyor kalemin arkasını kemirmeye...kurşun kalem mi sandın evladım sen bunu diyen de yok kendisine...o tükenmez kalemin dip kısmına minicik bir çukurcuk yapan, onu üreten fabrikadaki tasarımcının kullandığı bilgisayara tüküreyim...o küçük, minik, sevimli çukurcuğa vakum yaparak dilini o saçma şeye sıkıştırıp sıkıştırıp çekerken sorunun cevabına fena halde dalan ama hiç bir halt yazamayan keshberfo, 1-2 dakika sonra ağzına dolan mürekkep ile kendine gelmiştir...kalemin kıçına o kadar vakum yaparsan, içindeki mürekkep basınçtan etkilenir seni geri zekalı....ağzının için leş gibi mavi mürekkep dolan bu 20 yaşındaki salak herif...sınav görevlilisine tek kelime bile edemeden amfiden çıkıp koşa koşa wc ye gitmiştir, bu arada mürekkebin tadı iğrençmiş arkadaşlar...ağzını yıkasa bile, dişler, dil vs her yer bildiğin boyandı...resmen gora'daki anarşalı rendroy gibi oldum şerefsizim...bir yandan da kusmamak için kendimi zor tutuyorum, gerçekten mürekkep tadı iğrenç bir maddeymiş...neyse, wc de işimi bitirdikten sonra amfiye döndüm mal gibi...eee haliyle almadılar beni sınava...ulan diyorum bakın sayın araştırma görevlisi kardeşim kalem patladı...ağzım yüzüm mürekkep oldu...yok arkadaş adamlar almadı sınava geri...( haklılar bu arada, o yaşta düşünemiyor insan )....uzun lafın kısası, vizeden 10 mu ne almıştım, o sene kaldım ben bu dersen, sonraki sene de kaldım, üçüncü alışımda hoca değişti...yeni gelen hocayla da kanka olup bir şekilde CC ile geçmeyi başarmıştım....
kıssadan hisse, siz siz olun, tükenmez kalemi emmeyin la...
En kötü şeyi bilmemekle birlikte herhalde iyi şeyler listesinde top 10'a girebilecek hadise: draft(essay sınavı bilgisayar üzerinden) ı herkesten önce bitirip uludağda yazmaktır. oca görse ne olur Allah kerim.
soruların kolay ama cevapların zor olması.bir de siz eğer sınavın hemen sonrasında haha lan benim aklıma gelmedi diyorsanız işte o durum.
sınavın başında tuvaletinin gelmesi ve tüm sınav boyunca konsantre olamamak.
gorebilecegi bi yere mini etekli bi kizin oturmasi ve bacak bacak ustune atmasi olabilir bi erkek icin. o mini etegi erkeklerin dikkatini dagitmak ve ortalamanin dusmesini saglamak icin giyen kizlar var midir acaba ?