boşu boşuna dikkat dağıtan hocadır. "ne yaptım da geldi ki bu" diye düşündürür. kuşkucudur, gereksizdir. öğrencinin tepesinde bekleyerek kopyayı engelleyeceğini sanan hocadır. kısaca sınavda gestapo kesilen hocadır.
ağzına iki tane çakılmak istenilen hocadır. "hocam gider misiniz?" demek için sadece yürekli olmanız yetmez. zaten o adam oradaysa sizde pek masum değilsinizdir sınav anında. önünüzdeki maçlarda daha dikkatli olmanız gerektiğini anlamalısınız.
küçücük sınıfta 3 asistanın sınıfı gezmesi kadar sinir bozucudur, bir de A.Ü. MMF gibi yerler parlak sert, topuklardan aldığı sesi 2 kat iletebilir ise.
eğer sınav konuları hakkında pek bir bilginiz yoksa vay halinize. hoca kafanızdan aşağı dikildiğinde yazıyormuş gibi yaparsınız, veya yaptığınız sorulardan birini açar devam edersiniz. hala başınızdaysa doğru yaptığınızı sandığınız soruyu silip, baştan yazabilirsiniz.
özel eğitimli bir öğrencinin her sınavında kötü not almasının, ve bu durumun öğrencinin psikolojisini ve arkadaş çevresi içindeki durumununu kötüleştirmesinden üzüntü duyan bir öğretmen de olabilir pekala. öğretmen dikilir o öğrencinin başında, yaptığı yanlışlarını düzeltir ( elinden geldiğince), zorla da olsa o öğrenciye ( not anlamında pek bir şey değiştirmeyeceğini bile bile) normalde aldığından daha yüksek bir not almasında yardımcı olur.
çok büyük stres kaynağıdır. zira çok bilinen birşey bile olsa hoca dikildikten sonra herşey unutulur, acaba gitti mi neye bakiyor bu diye düşünülmeye başlanır. hatta sonra nasıl hocam doğru mu yapmışım denilir. hocadan salakça bir gülümseme gelir ve devam et sen denir, sonuçta kısaca hocadan kurtulmanın yolu budur, yani hocam doğru mu yapıyorum dediğiniz an gidecektir kendiliğinden.
