dünyayı gezerim desem gezemem; arkadaş yoksa, gezip gördüklerimin yanında anısı olmayacaksa hiç bir anlamı yok. dünyayı yerim desem yiyemem; tek başıma yemek yemeyi sevmem.dünyayı alırım desem alamam; bir giydiğim ayakkabıyı bir daha giymeyeceksem, en sevdiğim tişört diye bir şey olmayacaksa ne anlamı var. romantik falan değilim, herkes gibi paraya benim de ihtiyacım var, param olsun ben de isterim ama sınırsız parayla ne yapabilirim, yaptıklarımın hangisinden tat alabilirim arkadaş. parasızlıktan bir şeyleri yapamamak ve uğraşılıp elde edilen parayla bir şeyler yapmanın verdiği haz arasındaki dengeyi sınırsız paraya tercih ederim. parayla bir şeyden zevk almak istiyorsam önce onu param olmadığı için yapamamış olmam gerekir. bana karşı koyan bir güç olması gerekir ve o lanet güçle boğuşmam, onu alt etmem gerekir öyle değil mi dostlar.
her ligden bir takım satın almaktır. gelirlerini vs. komple bağışlardım, ipnelik değil mi amk. para bok nasıl olsa öderim topçuların maaşlarını, kulübün giderlerini vs. bi sike yarardı futbol en azından.
sınırlıdır.
her insanın bir doyum noktası vardır. o doyum noktasına ulaşınca insan artık harcamayacaktır.
ha bir de ölüm vardır ki o zaten doğal sınırın kendisidir.
sınırsız mutsuzluktan dolayı sınırsız terapi olacaktır.
zevk alınılacak şeyin kısıtlı olması, hazzı arttırırken; bol olması da bir o kadar zevksizleştirir ve anlamsızlaştırır.
sabun ve parfüm.
hitlerin başladığı işte bir kaç düzeltme yaparak dünya nüfusunu azaltarak ferah temiz bir dünya işine girmek herkes için çok faydalı olacaktır. bi kere kapitalist sistemi yok edecen aga. borsaymış cartmış curtmuş geçecen sen onları. nerde böyle liboşlar var direkt sabun böyle böyle herkes eşit olacak. ikinci aşamaya geçince verecen doğum kontrolü nüfus da sabit, bu arada gökdelenler arabalar ne kadar gereksiz şey varsa yıkım ve hurdaya herkese ekektrikli ferrari kampanyasını da verdin mi yeşil çevre, yaşanabilir dünya.. temiz.
en marjinal deneylerin bilimin ilerlemesi için yapılmasını, en çılgın teknolojik atılımların gerçekleşmesini sağlardım daha ileri gidebilmemiz için. sonuçta bu alanda para da kazanırsın, zarar etmezsin.
Dmax'teki beyaz saçlı adamın programını izlerken aklıma geldi, dünyayı dolaşıp bu adamın gittiği tarzda yerlerdeki yemekleri denemek isterdim. Az önce bir hawaii restoranında poke adlı bir yemek yedi, ben kafayı yedim.
Bunlardan önce tabii kanada'da yerleşip hayalimdeki muhteşem müstakil evi ve hayatı edinmek. Bir de ticari pilot lisansı alırdım.
