kendisi ile bizzat karşılaştığım öğretmendir. ismi lazım değil bir orta anadolu şehrinde kuzenimi okul bitmeden almak için sınıfa girdiğimde genç ve idealist bir öğretmen sobanın başına sandalyesini koymuş güzelce gazetesini okuyordu. bu güzel ana şahitlik ettiğim için ne kadar şanslıyım bilemezsiniz.
orta okuldaki matematik öğretmenimdir kendisi. ama hakkını yemek istemem çünkü piçlik bizde, adamın gazete hastalığı vardı, gazete görünce dayanamayıp okumaya başlıyordu. biz de ders saatinden önce gidip çeşit çeşit gazeteleri masasına koyardık, gelirdi, bakınırdı bi;
-kim koydu lan bu gazeteleri buraya?!
deyip gazete yığınlarına elini daldırırdı... birini seçip başlardı okumaya... sonra sınav yaptığında sıçtık tabi sınıf insanları olarak, vazgeçtik bu şebeklikten... adam gibi dersi derste öğrenmeye çalıştık...
çocukken çalışması için zorlanmayan öğretmendir. MEB'in yüz karasıdır ve hiçbir zaman eğitimde özel sektöre geçemeyecek eski, kot kafalının tekidir. Hayali her zaman için çalıştığı okula müdür olmaktır ve bunu hiçbir zaman beceremez.
Bir yandan da sınav yapıyordur. Sınav soruları 10 yıl önce sorduğı sorulardır. Her sene aynı soruları soruyordur ama artık nasıl sorularsa sınıfta 2 adet geçen olur. Sigara da kokuyordur bu öğretmen.
