şaşırtmayan gelişmedir. gdo nun en yaygın olduğu ikinci ürün olan süt yeterince sağlıklı değilken , gdo lu mısırların hayvan yemi olarak ithalatına izin vermiş olunması cila olmuştur.bunu yapanlar antibiyotik bünyedeki direncini artıran gdo türlerini yasaklayan yasayı kaldırmıştır.
pek sağlıklı bünyeler yetiştiriyoruz pek sağlıklı...
izmir büyükşehir belediyesinin otuz küsür kuruştan sattığı akp'nin elli küsür kuruştan satmasından dolayı bir takım firmaların ceplerinin doldurduğu, rant sağladığı gerçeği kapak olsun alayınıza.
türküm
doğruyum
çalışkanım
...
ey büyük atatürk
açtığın yolda
...
durmadan yürüyeceğime
ant içerim.
süt içmem.
narin bedenim
ihaleli sütçülere harraam olsun.
ne mutlu
akrabası bakan olana.
hastamız bugün nasıl bakalım?
saaaağoool!
sonra sığ(süt) siyaseti yapanlara bakalım; büyük sazancı pardon siyasetçi kılıçdaroğlu her olay ve vakadan yararlanma içgüdüsü güderek süt dağıtım olayından da nemalanma telaş ve gayreti içerisine girerek süt üzerinden hükümeti vurmayı hedeflemiş ve "Olayın sorumluları bulunmalı ve hesap sorulmalı. Ailelerin endişesi giderilmeli"(cnn) demişti.
olayın sorumluları bağırsaklar çıkınca bakalım kılıçdaroğlu ne diyecek merak etmemekteyiz.
böyle muhalafet adamı 4+4+4 kere iktidar eder. tavsiyemiz okul sütlerinden kendilerininde içmesidir zira süt zihni açar hafızayı güçlendirir ve "dereyi görmeden paçaları sıvamama"nın atalarımızdan bize kalan çok önemli bir öğüt olduğunu hatırlar.
bu yazi bilincsiz olan bir cok kisinin bilinclenmesi icin yaziyorum. olur da saglik bakanligi aksini ispatlarsa ben de bu yaziyi buradan kaldirip, yerine kendi cehaletimin kurbani oldum yazacagim.
okulda süt dagitma sistemi de dünyada görülmemis bir eylem. nedense türkiye her zaman ilklerin ülkesi olmak icin can atmakta. bir devletin ögrencilerini düsünüp, süt dagitmasi ne kadar güzel görünüyor. cocuklarin süt icmesi vs vs cok saglikli, beyni, kemikleri, cocugun gelisimini arttirir gibi bazi bilincsizce yapilan aciklamalar ne yazik ki gelecegimizle de oynamaya yetebiliyor. peki laktoz denen hayvansal sekerin insanlar icin gercekten faydasi olabilir mi? ayrica bu ürünler kimler tarafindan üretiliyor ve o verilen süt kutularin üzerlerinde yer almayan baska ne gibi katki maddeleri kullaniliyor?
burada zehirlenen cocuklar laktoz alerjisinden zehirlenmis olabilir. fakat okullarda süt dagitilmasina yine de karsi cikilmasi gerekmekte.
sebep:
cocukken annelerimizin bize cok süt ic cabuk büyürsün deme görevini su an nedense hükümet üslenmis durumda. tamamen yalandir. süt icip cabucak büyüme veya yaslaninca kemiklerin gelismesi gibi bir cok yalani icinde barindirarak sevgili yalanci politikaci amcalarimizin gelecegimiz olan cocuklarimizin hayatlariyla oynamalari, onlari gelecegin hastalari yapma görevini üstlendiklerini kendileri de biliyorlar. ne yazik ki yine bir lobi bu amcalarin cebini doldurmus, cocuklarin midelerine süt rafineleri kurmaya baslamislardir.
bu konulari farkli basliklara yayarak anlatmak isterdim; fakat cok önemli bir konu oldugu icin uzun bir yazi olacak.
1. süt tamamen bir hayvansal proteindir. aslinda süt sanildigi gibi vücuda kalsiyum depolamaz, aksine vücuttan kalsiyumu emer ve idrar yoluyla disari atar. (bunun sebebini yazinin devaminda aciklayacagim)
2. bu da ileride kemikte bulunan minerallerin emilmesi sunucu osteoporoz hastaligina sebep olur. en cok bu hastalik kadinlarda menopoz esnasinda görünür. bu dönemdeki kadinlarda dogal olmayan kemik kirilmalari tespit edilmistir.
osteoporoz hastaligina en cok hayvansal protein icerikli ürünlerin tükeltigi ülkelerde rastlanilmistir. bunlar brezilya, amerika, finlandiya, isvec, isvicre, ingiltere ve de almanya. her doktor ve saglikci bunu bilir, direk vücuda alinmis olan protein (hayvansal protein) bir osteoporozu dogurur.
örnegin; vücuduna direk olarak hayvan protein almis olan bir kadin 65 yasina kadar kemiklerinin %35´ni kaybeder. vejeteryan yasamis olan kadinlar ise sadece %18´ini.
"nasil olur? sütte o kadar kalsiyum varken kemikten kalsiyum mu emilirmis?" dediginizi duyar gibiyim.
cünkü; sütün icinde sadece kalsiyum yok. her zaman reklamlarda, orda burda surda sütün icindeki kalsiyumdan konusulur, fakat süt ayni anda fosfat zengini ve yaninda belli bir protein barindiran bir üründür. daha cok sporcularin ictikleri protein tozlari icinde bulunur. "sporcular iciyor ama bizim cocuklarda icsin..." nah icsin onlar sporcu, kas yapimi icin, kullandiklari bu protein sonucu ileriki yaslarinda bir cok hastalikla mücadele etmek zorunda kaliyorlar. bir cogu bunun farkinda.
süt icildikten sonra kalsiyumun %50-%60´i mide asidiyle birlesir ve bunlar bagirsak tarafindan emilmez. süt icerisinde bulunan fazla protein miktari yüzünden vücuttan daha fazla kalsiyum idrar yoluyla atilir.
sütün icinde bulunan proteinlerin icerisinde bitkisel proteinlerden üc kat fazla olan kükürtlü-aminoasitleri yüzünden kanda fazla asitlenme olusur. vücut bu asitlenmeyi durdurmak icin baz ile esitligi saglamaya calisir ve bunu yapmak icin kemiklerde bulunan bazik kalsiyumfosfati cözer. bu atik da vücuttan idrar sayesinde atilir.
deneyler ve arastirmalar sonucu ispatlanmis bu bilgi bakanlik tarafindan bilinmiyor mu? hayir aksine biliniyor. sayin bakanlik, ne yapmaya calistiginiz ve neyin pesinde oldugunuzu lütfen halk ile paylasin. ülke ici ekonomisine katkimizin artmasi icin mi? yapmayin. ülke ici ekonomisine katki saglayalim diye turistik bölgeler yapalim diye ormanlari yaktik. simdi de bizi et yemek icin hem ormanlarimizdan, hem suyumuzdan hem de saglimizdan mi etmeye caliyisorsunuz?
tabi para sidik yoluyla atilmadigi icin yine bunlari yapilmasina devam edilecek.
efenim ben kaynaksiz, delilsiz ve ispatsiz bu yazima son vermek istemiyorum.
--spoiler--
Anad, C. (1974): Effect of Protein Intake on Calcium Balance of Young Men Given 500 mg Calcium Daily. Journal of Nutrition, (104); S. 695 Hegsted, M (1981). Urinary Calcium and Calcium Balance in Young Men as Affected by Level of PROTEIN and Phosphorus Intake. Journal of Nutrition, (111); S. 53 Walker, R. (1972). Calcium Retention in the Adult Human Male as Affected by Protein Intake. Journal of Nutrition.
--spoiler--
dipnot: ayrica tabiki süt icin, yumurta yiyin, et yiyin ve sebzeleri de unutmayin ama herseyin ayarini tutturmak icin caba gösterin. demek istedigim sadece her gün süt icerek saglikli olunmaz.
laktoz allerjisidr.zira çocuklar ömürlerinde daha önce süt içmedikleri için ve de sütle yeni tanıştıkları için bünyeleri allerjik reaksiyon göstermiştir.
valla süt denen şeyin kolay bozulması ve aslında çoğu kişinin inek sütüne doğuştan gelen bir şekilde alerjisi olması durumlarıyla alakalı da olabilir. mideyi çok kolay bozabilen bir maddedir bu süt ki bir çok kez başıma gelmiştir.
muhtemelen o illerin iklim şartlarına göre sütlerin iyi bir şekilde saklanamamasından kaynaklanması büyük bir olasılık.
zehirlenme değilmiş o.
çocukların hassaslığıymış.
hemen zehirlenme diye yanlış haber yapmayalım lütfen.
çocuklarımızın bazıları ilk defa süt içtiği için olmuştur böyle. büyükbaşlardan daha mı iyi bileceğiz?
direkt siyasi yönlere çekilmemesi gereken durum. şimdi hemen üzerine çöreklenelim, bu işten ekmek çıkaralım yerine, hiçbir şeye alet etmemek şartıyla düşünelim. bu proje bir kere on numara bir proje. böyle bir aksaklığın yaşanması projenin on numara olduğunu kesinlikle değiştirmez. ikincisi, koskoca firmaların ben sütlerde bir sıkıntı yapacağını düşünmüyorum. yanlış bilmiyorsam bu sütlerin hepsi marketlerdekiyle aynı. olsa olsa bunu çocuklara dağıtmadan evvel bulunduranlar yanlış koşullarda saklamıştır diyeceğim. son olarak, süt çok da hafif bir içecek değil. ben bile kaç senedir içerim, yağ oranını değiştirdiğim an midem yanıyor falan. kaldı ki süt soğuk vermişlerdir, hemen içersin midende sıkıntı olur gene. o yüzden derim ki, bu olay bu projeyi bitirmeye yönelik bir tepkiye sebep olmasın. tepki olsun ama sağlıklı süt verememeye olsun. ben hatırlarım ilkokuldayken bize de bir süre vermişlerdi, yemek arası olsa da süt verseler diye nasıl beklerdik.
beğenmediyseniz kontrolü daha iyi yapılsın diye eleştirilmesi gereken projedir. süt dağıtılmasın, çocuklar içmesin ne demek ya? en son anne sütü emmiş, ondan sonra hayatında süt içmemiş çocuklar faydalanıyor bundan. sütün çocuk gelişimi için faydasını bilmiyor gibi konuşuyorsunuz. şimdi oturup da projenin doğruluğunu yanlışlığını tartışacak değiliz herhalde. proje yapılmasın diyen bir embesilin niyeti açıkça bellidir, ona söylenecek söz yok zaten. ha çocuklarımızın zehirlenmisi gerçekten de üzücü bir olay ancak belirtilen sayının tamamının gerçek bir zehirlenme olduğunu düşünmüyorum. önceki entrylerde de bahsedilmiş gerçi ama çocuk psikolojisi denen bir şey var. velev ki o kadar çocuk zehirlenmiş olsun gerçekten de. 7 milyon 200 bin süt dağıtıldı. orana vurursak 50.000'de 1 gibi cüzzi bir oran çıkıyor ki bu da gayet makul bir hata oranıdır. herhangi bir markette bulunan sütleri tek tek kontrol etseniz çok daha yüksek oranda bozuk süt bulursunuz. bizim burda tartışacağımız bu oranı nasıl daha da aşağı çekeriz ve çocuğa ulaşmadan önce gözden kaçmış bozuk sütleri nasıl tespit edebiliriz olmalı. süt dağıtılsın mı dağıtılmasın mı değil.
süttozu ithalatının 2 yıldan beri yasak olduğunu, türk insanının çoğunluğunun genetik olarak laktaz intoleransı problemi yaşadığını bilmeyenlerin abarttığı olay. haberlerin sonucunu takip edin bakalım. zehirlenme mi?
