müslümanların büyük bir bölümünü oluşturan islam mezhebi.
"Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allahın yolundan şaşırtıp saptırırlar" en'am 116.
aslında çok yanlış bir tabir olduğunu düşünmesem de, fikri tartırşmalara girildiğinde kullanılmaması taraftarıyım. zira bu tarz karşı tarafı direk kafir ilan edercesine - ki sizin niyetiniz o olmayabilir ama muhtemelen öyle anlaşılacaktır - yapılan söylemler hiçbir olumlu etki bırakmamakta hatta halihazırda oluşturulan etkileri bile silebilmektedir.
herhangi bir olası bir fikir alışverişi esnasında sadece fikirilere öncelik verilmeli. öteki türlüsü sadece boş boş slogan atıp kendini tatmin etmeden ibaret olur.
ehli sünnet vel cemaattir
dört hak mezhebi içine alır
biz yezide lain deriz
hz ali ,hz hasan ,hz hüseyin ve ehli beytin başımızın üstünde yeri vardır
bu o mübarek kapının kıtmiriyiz
cemel vakasında taraf tutmayız
muaviye sahabedir ,peygamberimizin vahiy katibidir ,namazlarda söylediğimiz 'rebbene lekel hamd 'i ilk o kullanmış peygamberimiz kullanılmasına ses çıkarmamıştır .
hz ali efendimiz aşereyi mübeşşeredendir .ilim şehrinin kapısıdır ,bütün velilerin serdarıdır .
biz böyle inanırız .
bize atılan bütün iftiralardan uzağız .
Hz.aliyi cok severler kimsenin yezidi sevdigi falan yok o kadar sunni cocugunun adini ali koymus hz.aliyi sevdiginden allah'in aslani da derler hz.ali ye ama hz.ali yi peygamber yapacak ta degiller.
hadise dayalıdır. peygamber benden sonra kitap çıkarmayın dediği halde bu oluşum hadis kitaplarından beslenir. temellerini muaviye ve ilk 3 halifenin attığı düşünülmektedir.
Kendi hadisleri, kendi uygulamalari ile ayrı bir din oluşturmuştur. Kur'an olan tek kaynak dışında her uygulama bu dinde vardır. Recm, deve sidigi... apayrı bir dindir. islamla ilgisi yoktur.
türklerin sünnilik anlayışı ile alevilik anlayışının ortak bir köke dayandığı açıktır. biz farkında olmasak da Öyledir. sonraki asırlarda vuku bulmuş etkileşimi saymıyorum bile.
Üzerinde Arapça ‘Yâ Muhammed, yâ Ali’ yazan bir tablo asılı olan bir duvâr ve onun tam karşısında Hazreti Ali’nin kılıcı Zülfikâr’in resmedildiği bir başka tablonun asılı olduğu bir ev düşünün. Yine başka bir duvârında da Arapça Ali yazılı başka bir tablo olsun. Bu evin içinde ağzındaki en büyük küfrü ‘yezit’ olan bir anneanne olsun. Görünürde iran’da bir şiî âilesinin veyâ Anadolu’da bir alevî âilesinin eviymiş gibi bir durum vardır. Oysa bu vazîyet iran’da değil Orta Anadolu’nun kızgın bozkırlarında görülebilir. Tamâmiyle sünnî olan ve tercîhen ne şiîlik ile ne de komşuları olan alevîlerle bir bağ istemeyen bir âilenin evidir.
sünnilik dini diye bir saçmalık olamaz. din islamdır, sünnilik ise islamın bir mezhebidir. ne kadar doğru yaşandığı yada ne kadar saptırıldığı ayrı bir tartışma konusudur.
