"bana dokunmayan yılan bin yaşasın" ne güzel bir atasözüdür. başkalarının hakkı ve hukuku, bırakın haysiyeti ve onuru ile ilgili bir durum söz konusu olduğunda görmezden gelenlerin durumudur. ancak işin rengi değişince, rüzgar ters etmeye başlayınca birden hak hukuk, vatan millet sakarya edebiyatı yürür durur. kelle istenir, sonuç beklenir. gel gelelim toplumsal zaafımız gereği sonra unutulur ve hayat bayram olur. bu konuda serzenişini dile getiren yazar oldukça haklıdır. kaldı ki sözlük formatı sözlük formatı diye kıç yırtınılan bir ortamda, hiç bir gerçek sözlükte yer almayan konular yazılmaktadır. sanal sözlük modası ile oluşan ortamlar propaganda merci olmuş, ne kadar cahil, ne kadar edepsiz varsa buralarda fikirlerini rahatlıkla konuşur hale gelmişlerdir. evet bu bağlamda sözlük formatı görünüşte kalmış, ne usül, ne bilgi ne de tarz kalmıştır.
sevgili yazar dostlarım. sözlükler sizin düşüncelerinizin, titrinizin propaganda yeri değildir. hele ki siyasi propaganda yapma, kız götürme, alemin orospusu olarak görev ifa etme yeri hiç değildir. moderasyon da çobanınız değildir. işi kelimeler olan ve sorumlu olduğu gruptan bu kadar uzak bulunan bir mercinin zaten sorunlarınıza deva bulması mümkün değildir.
başlığı açan yazar arkadaşımın destek verdiğimi bilmesini isterim.moderasyona bu tarz olayları engelleyebilmesi için azıcık daha çaba sarfetmesini istiyorum.
çok büyük rezalettir efenim. moderasyon kurmuş mangalı etler, rakılar, dansöz kızlar eğleniyor, buralara kadar kokusu geliyor, kimseyi de davet etmiyorlar. bizim de canımız istiyor, böyle rezalet mi olur.
şaka bir yana beraber bot mu bagladik diye bir laf vardır. bu sözlüğü beraber kurmuş insanların, onların yakın tanıdıklarının bir yere kadar ayrıcalığı da olması kaçınılmazdır. onların yerinde şikayetçi olan yazarlar olsaydı, onlardan da başka yazarlar şikayetçi olacaktı. sonuçta çok da fazla kurumsal nitelik taşımayan, bir yere kadar arkadaş nazı geçebilen her oluşumda bazı insanları sinirlendiren hareketlerin de olması kaçınılmazdır. tüm yazarlar buraya bunu bilerek gelir, sonradan şikayet etmek bir şeyleri değiştirmez. her ne kadar hak aramak gerekli de olsa sözlük denilen oluşumlarda bazı kişilerin kayırılabileceğini de baştan kabullenmek gerekir. hatta bu konunun sözlüğe kayıt olurken kabul edilecek kurallar listesine de eklenmesi gereklidir.
bir sonuç göstergesi. sözlük(ler)de daha nelerin meşrulaşabileceğini ise tam olarak kestirememe nedeni halini de alabilir. nitekim bu küfrü eden hakkında, moderasyon yakiini olduğu konusunda görüşler var... ve bu kabul de edilebilirmiş. öyle ki, şöyle bir şey de mevcut olabilirmiş, kayıt olurken sözlüğe, bu durumlarla karşılaşırsanız eğer, gıkınız cıkmayacak lan butonu bile yanabilirmiş mesela.
içlere işlemiş belli ki yakinimdir olayı, görülüyor ki öyle de bir rahatlık sağlamış ki, rahatlıkla meşru halini alabilmiş şimdiden. gıkınız çıksın rahatlıkla, cıksın ki gercek hayatta yapılamayacakların, sözlük semalarında da yapılamayacağı anlaşılsın, birileri de bunu akıllarının bir yerinde, bir şekilde tutsun.
böyle bir şey olamaz arkadaş! beyler kendinize gelin!
az önce sözlüğe gireyim dedim, karşılama mesajı; "ne işin var sözlükte bu sıcakta!" minvalinde bir şeydi.(minvali doğru kullandığımdan emin değilim ama okuyunca çok hoşuma gitti)
kış lan artık! ay olmuş aralık hala yazın karşılama mesajı çıkıyor karşıma. beyler biraz dikkat lütfen!
müfit: sen taşşağa aldığıma bakma, önemli bir konu bu. moderasyonun çalışması, adil davranması, eleştireye açık olması hepimizin iyiliğine. bugün susarsan, yarın mağdur olduğunda yalnız kalırsın.(birden nasıl ciddileştiğimin farkındasın dimi? ne adamım yaa!)
var hızıyla sürmektedir. yalaka yazarlardan aldıkları güç ile "keyfe keder kıyım"larını sürdürüyor moderasyon.
abi deme lazım olur isimli yazar, anladığım kadarıyla 15 gün önce "atatürkü sevmiyorum" dediği için çaylak yapılmış. neden? siz başka ülkelerin kurucularını (lenin, hitler, fidel veya aklınıza gelen başkaları) sevmediğiniz zaman artı oy alırken, bu insan atatürk'ü sevmediği için niçin çaylak yapılıyor?
biri bana bunun mantıklı açıklamasını versin. hala kendini yazarlardan üstün gören moderatörler barınıyor bu sözlükte. hala beğenmediği düşünceyi "sol frame'e gelmesi engellensin" diyerek yok ediyor, hala düşüncesini beğenmediği insanları siliyor sözlükten.
siz paraya doymayın, devam edin böyle. hayatınızdaki en büyük başarı olan, sanal alem moderatörlüğüyle egolarınızı perçinleyin.
karma sadece artı eksi oyla oluşan bişey değil çünkü. online süresi ve entry sayısı da mühim. çan eğrisi gibi düşün. bir günde yazar başına girilen entry sayısı ortalama 5 ise, daha az girenler olumsuz etkilenir.