hatta şahsi fikrimce uyu sırasında zamandan kopuyoruz, artık beynimiz mi hızlanıyor zaman mı bilemiyorum. ama bi anda sabah olmasının, beş dakikada saatlik gibi gelen rüya görmenin başka açıklaması olamaz.
Rüyalar hayatta farkemediğimiz detayları barındırdığı gibi her rüyaya da anlam yüklemek ve hemen rüya tabirlerine sarılmak gereksizdir. Anlamını kişi kendisi çözmelidir.
muhakkak anlamsız değillerdir ancak gerektiğinden fazla da anlam yüklememek gerekir. neticede bir insan öğrenemediği kelimeyi kullanamayacağı gibi daha önce şahit olmadığı bir olayı da rüyasında göremez.
rüya, yaratıcı bir eylemdir. Ortalama insanlar bile, uyanıkken hiç fark edemedikleri yaratıcı yönlerini rüyalarda görür ve tanırlar. Freud un ortaya çıkardığı gerçeklerden biride rüyada sansür olgusunun varlığıdır. Rüyalar yalnızca bilinç dışı güdülerin bilince çıkması biçiminde anlaşılmamalıdır. Rüyada beliren sansür, rüya nın gerçek anlamını değiştirir. Sanki bir perde arkasında yer alan bu sansür olgusu, gizli düşüncelerin ancak yeterince örtülüp, maske taktıkları zaman bilincin sınırlarını geçmesine izin verir.
Bütün rüyaların sebepleri vardır, bunlar hayatta yaşadığımız duygusal bazı olayların sonucudur.Rüyalarda yaşanan temalar ve konular o kadar duygu yüklüdür ki, insan egosunu tehdit eder ve çoğu kişi bununla direkt olarak yüzleşemez. Rüya endişenin ve suçluluk duygusunun getirdiği hisleri ve düşüncelerin dış yüzünü gösterir. Rüyayı anlayabilmek için kişinin rüyanın dış yüzünü değil de esas rüyada anlatılmak istenen şeyi görmesi gerekmektedir. Psikoanalitik teknikler rüyaları analiz etmek için kullanılabilir. Rüyaların içeriği çoğu zaman seks, bir dileğin yerine gelmesi, saldırganlık ve çocukluk anıları üzerine olabiliyor. Rüya analizi çoğu zaman zor çünkü rüyayı gören kişi kendine direnir.