bugün

var. insanın rüya tanımına göre şuan ki durumumuz rüya değildir. bu felsefe sorusu değildir.
basit bir yöntem ile kanıtlanabilir önerme.

topacı alırız, çeviririz. topaç bir süre döndükten sonra düşerse rüyada değiliz. sürekli dönüyorsa rüyadayız demektir. *
"Işık mı hızlıdır ses mi kıyasında, açık farkla galip gelir hiç hesapta yokken acı. Acı hızlıdır acı." diyerek rüyada olmadığımızı kanıtlıyorum.
Yok. Ölenler uyanıyor.
Var. Rüyadayken uyuyor olduğunun farkına varabiliriz. Ayrıca rüyayı kontrol edip fiziksel şartları değiştirebiliriz -matrix mode on- yüksekten atladığımızda yavaşça yere süzülebilir yahut çekim ivmesinin değiştiğini varsayıp yere normale göre daha sert çakılabiliriz. Bilmiyorum fark ettiniz mi ama rüyada g kuvveti ya da eylemsizlik diye bir şey yoktur. Ancak gerçek hayatta fizik kanunlarını kesinlikle değiştiremezsiniz.
(bkz: lucid rüya) (bkz: rem evresi)
Teorik olarak rüyalar daha belirsizdir. Her ne kadar uyandıktan sonra mekanı tasvir edebilseniz de rüya sırasında o kadar net değildir. Olaylar daha kopuk ve çoğu zaman absürttür. Tabi lucid rüyalar görmüyorsanız. Ama o da çoğu kişinin başarabildiği bir durum değildir.
kendini cimciklemek.
Yok.
(bkz: ah yalan dünya)
(bkz: en çok bana soracaksınız)
vardır tabi ki : merkel ile sevişmek.
tamam, kanıtım yok ama; yaşadığıma dair tanıklarım var.
(bkz: esmiyor o halde varım)
Bağırmak.
insan rüyadayken rüyada mıyım acaba diye düşünebilir mi ? eğer rüyadayken rüyada olduğunu farkediyosa bu çok zevkli olurdu herhalde ama ben şimdiye kadar hiç farketmedim.
var. benim.
Sırası gelince üzüntüden nefes alamıyorum en büyük kanıt zannımca..
olduğumuzun kanıtı var mı?
işte ben bir sabah uyanıp her şeyin bir rüya olmasını bekleyecek kadar acizim.
görsel
Bu soruyu bende kendime soruyorum "ya böyleyse" diye ancak benim gördüğüm rüyalarda rüya gördüğümü anlarzam rüya devam ediyor ve onu manipüle edebiliyorum. Hayatta ise böyle bir seçeneğim yok (tabi rüyada isem rüyada olduğumu anlamam gerekli). Belkide reenkarnasyon denen şey aslında yaşadıklarımızı bilmeyip rüyalarımızda olmamızdır. Yani yaşıyorum ancak bebek olduğumdan bunu bilmiyorum ve her uyuduğumda bir başka rüya (şu anki hayat) görüyorum. Buradakilerse gerçek olan bebeğin gerçek hayatında gördüğü insanlardan oluşan bir takım kuklalar. Çok karmaşık ancak hala çok ciddi sınırlarımız var ve bunları aşamıyoruz. Bu süreçte ölüm bizi gerçeğe götüren tek şeymiş gibi duruyor. Birbaşka şeyse aslında bilgisayar programı olduğumuz düşüncesi ki mümkün. Şu anda kısıtlı düşünebilen robotlar yapıyorsak belkide başka bir uygarlığın ya da atlantislilerin bilgisayar programlarıyız. Bizi sanal bir dünyada tutarak eğleniyorlar demektir bu. Atlantislilere değinme sebebimse önceden var olduklarının düşünülmesi. Çok yüksek düzeyde teknolojileri varmış ve yok olmuşlar ? Belkide yok olmadılar diğer insanları bilgisayarlara hapsettiler ve istedikleri zaman yeni bir tane oluşturup (doğum) istediklerinde ise birinin fişine çekebiliyorlar (ölüm). Burada tanrılaştılar gerçide sanal tanrılık olayını simsle bizde yapıyoruz, o yüzden çokta yabana atılacek birşey değil bu konu.
Elbette var. Rüyada olsanız benim aziz sözlerimi o beyninizle bu denli iyi kavrayamazdınız. Şimdi benim hakkımda bir düşünsiceniz oldu. Bana sinirlendiniz, takmadınız, salak olduğumu düşündünüz belki. Bir duygu bir düşünce belirdi içinizde. Rüyalada hhissetme bu denli iyi olmaz . Bence öyle yani.;)
Olaya rüyadan ziyade bir halüsünasyon olarak bakmak lazım. Üşengeç olmasam buraya yazardım ama isin kolayına kacmayi tercih ediyorum. Deepak Chopra gibi insanlari dinleyebilirisniz.
Bütün ömür bir rüyaysa uyanıp kalkmamalı mı?

(bkz: Cem Karaca)
topaç düşüyor.
canım acıyor. hiç yanmadığı kadar canım yanıyor.
Rüyadasın zaten . Toprağı üstüne yiyince uyanacaksın .
parmağını götüne sok anlarsın.