ruslar dış ilişkilerde diğer ülkelere nazaran vefalı bir millettir. bu konuda biraz bize de benziyorlar. zamanında kultuluş savaşında bize yardım da ettiler. ancak suriye konusunda çıkar çatışması yaşıyoruz. adamların bizim ülkemizle dertleri yok. aslında düşmanlarımızda ortak. o günden bu güne pek bir şey değişmedi.
yakın bir zamanda putin ''türkiyenin bağımsızlık mücadelesini destekliyoruz'' bile dedi.
geçmişe bakarsak taksim meydanındaki atatürk heykelinin arkasındaki iki tane rus komutan var. General Mihail Vasilyeviç Frunze ve Mareşal Kliment Yefremoviç Voroşilov.
General Frunze, Lenin’in özel talimatıyla, olağanüstü elçi sıfatıyla 13 Aralık 1921’de Ankara’ya geldi. Onuruna düzenlenen mitingde yaptığı konuşma büyük etki yarattı. Millet Meclisi’nde konuşma yaptı. Frunze, Mustafa Kemal’le yakın ilişki kurdu. Sakarya cephesini gezdi. 5 Ocak 1922 günü arkasında iyi duygular bırakarak ülkesine döndü.
Mareşal Kliment Yefremoviç Voroşilov, Ulusal kurtuluş savaşının sürdüğü yıllarda askeri bilgisiyle savaşın taktik ve stratejisine katkıda bulunması amacıyla Ankara’ya gönderildi.
Sovyetlerin o günlerde yaptığı yardımları unutmayan Atatürk, bir jest olarak bu iki generalin heykelinin de anıtta yer almasını istedi.
lafın kısası bugünde yaşanan aynı. tam anlamıyla bağımsızlık mücadelesi yapıyor iki ülkede. zaten erdoğan ve putin liderlik durumları bakımından birbirlerine çok benzerler. bakmayın nato üstünden rusya'yı uyardığımıza. biz duygusal adamlar tarafından yönetiliyoruz. erdoğan da, davutoğlu'da balık burcu. rusyanın operasyonları başladığında erdoğan putin'i aramış, konuşmuşlar. konusmadan bir gün sonra rus uçakları sınır ihlali yapmış. rte de soluğu brüksel de alıyor. ben bi daha aramam putin'i diyor. mevzu bu.
biz rus uçağı vurmayız, ruslar da bizi vurmaz. tabii başkası bize ateş etmezse eğer. esadın füzeleri ya da kimliği bellirlenemeyen uçaklar gibi..
düşman belli tiyatro büyük. yaşasın tam bağımsız türkiye, kahrolsun emperyalizm.. allah sonumuzu hayır etsin.