haberde en alt sıralara koyulan maddeler aslında daha önemlidir. rumlar 64 ve 74 döneminde kıbrıs barış harekatı sırasında haklı haksız -kesin bilmediğimizden- toplum tarafından dışlandı. sebebi yunanistanda ve kıbrısta bulunan türklerin evlerinin yakılması, tecavüze uğramaları, öldürülmeleri, camilerin yakılması. buna istinaden 74 yılında ecevitin söylediği bir söz onları türk topraklarından dışladı. "rumların gayrimenkul edinmeleri sakıncalıdır". bu sözden sonra hazine avukatları osmanlı döneminden beri türkiyede yaşayan özellikle istanbulda yoğunlukta olan rumların tüzel kişiliği bulunmayan osmanlı devleti zamanından kiliselere ve benzeri dernek ve cemiyetlere aktardıkları gayrımenkulleri hz. isa, meryem ana, hz. cebrail, hz. mikail, hz. azrail, 12 havari, hz. mesih vb. adlarına tapuya işletmeleri, ardından hazine avukatlarının bu kişiler hakkında aldığı gaiplik kararı ile 5 yıllık süre zarfında tüm gayrımenkulleri hazineye aktarıldı. heybeli ada ruhban okulu kapatıldı. dönemin sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel durumunu idrak edebilmek için yaşamak gerekir. ancak ahimde açılan davalar netice vermeye başladı. rumlar 2002 de açtıkları fener rum erkek lisesi davasında. bu liseyi geri istedi ayrıca 40 yıllık maddi ve manevi tazminatı. yanlış hatırlamıyorsam 2005 yılında karar çıktı bu dosya. ahimin tek dayanak noktası ecevetin sözünün kanunda yer almayışı. eğer o söz kanunda ya da kanun hükmünde kararnamede yer alsaydı ahim davayı düşürecekti. şimdi düşünmek gerek. istanbulun en zengin muhitleri gayri müslimlerin elindeydi. taksim başta olmak üzere. bu kişilerin açacağı davalarla zaten bu yerler onlara geri verilecek. emsal davalar devam etmekte. geçen haberlerde bi adadaki kız yurdu teslim edildi ahim kararıyla. devlet bu yerleri şuan sahibi bulunan kişilerden satın alacak. eski sahibine verecek, ardından geçen süre zarfında maddi ve manevi tazminat ödeyecek. sanırım büyük bir ekonomik krizin eşiğindeyiz. gelmeleri bir şey değil. yaratacağı bu etki ekonomiyi, toplumu ve devleti temelinden sarsacak boyuttadır. işlerin gerçek boyutunu görmek gerekir ama gidip askerliği ilk sırada koyu harflerle yazarken bu önemli maddeleri aşağı sıralara yazarak toplumumuzun ve haberciliğimizin geldiği noktayı görmek insanı üzüyor. her şey açık ve net değil mi zaten? bu ülkede yaşayan herkes vatandaşı olan herkes kanunlara ve nizamlara uymak zorunda. yoksa kimsenin bundan haberi yok mu?
milliyet gazetesinin haberi. yazı okunduğu zaman gelen rumların talepleri de var. iş istiyorlar, vergide hafifleme ve askere gitmeme konusunda yardım istiyorlar. ilk istekleri bunlar!
konu hakkında bir iki şey söylemek zorunda kaldım bu haberden sonra.
gelen rumlara;
gelin, açtık kucağımızı sizi bekliyoruz. işleriniz hazır. hatta bir kısmınıza koç, sabancı, boyner gibi şirketlerden hisseler bile vereceğiz. askerlik yok, çalışma yok, vergi yok... üstüne bir de g.tümüzü veriyoruz!
gelen azınlığız diyor hak istiyor. biz azınlık değiliz diye neden hep sikilen biziz. vergi hafif olacak, askerlik olmayacak vs osmanlı mı burası. madem bunları istiyordun niye osmanlıyı böldünüz, niye siktir olup gittiniz, niye bu topraklarda bizi katletmek için elinizden geleni yaptınız?
gelmeyin, azınlık hakkı isteyecekseniz gelmeyin! yeter zaten azınlık hakkı diye diye yıllardır itilip kakıldığımız. siz ne sanıyorsunuz amerikan ekonomisi kadar para mı var burada?
bak kardeşim anlatayım sana ülkeyi; kürtler var eziliyoruz deyip de bizi ezen, işçiler var ezilmesine rağmen gidip de ezenlere oy veren, bok gibi parası olanlar var ezilenlerin partisine oy veren.. burası garip bir yer. şimdi sen gelirsen ve askere gitmezsen, vergide hafifleme olursa ben niye askere gideyim? ben neden senden daha fazla vergi ödeyeyim? hem bu ülkeden değilsin hem de geliyorsun benden daha iyi şartlarda yaşıyorsun! sonra bir de ezilmiş ayağı yaparsın sen.