bir insanın hayatında yaşamış olduğu dalgalanmaların ruhta bıraktığı etkidir. insanlardan uzaklaşmanıza, yalnızlıktan zevk almanıza ve yeni insanlarla tanışmaktan kaçınmanıza sebep olur. ne zaman geçer allah bilir.
(bkz: depresyon)
hayatta bazen ruhunda dinlenmeye ihtiyacı oluyor sosyal hayattan uzaklaşmak uzun sürekli uyuma isteğiyle dinlendirilebilir.
ama fazla uzatmamakta fayda var mümkünse bir uzmandan yardım alınmalı.
hayatın kötü sürprizleri ve saçma sapan insanların üzerinizde bıraktığı etki sonucu başlAR. Ne insanlara dert anlatacak mecaliniz nede hayattan zevk alacak haliniz kalmıştır. Ruhunuz hem yorgundur hemde isyankardır. Çabalarsınız,insanlara tekrar fırsatlar vermeye çalışırsınız ama yapacak bişey yok ruh öylesine yorulmuşturki; yalnız kaldığınızda kendi kendinize küfür edersiniz,hayata küfür edersiniz.Yaşınız kaç olursa olsun feleğin çemberinden geçmiş 90 yaşındaki insan gibi hissedersiniz kendinizi...Ve tek çözüm malesef yine sizdedir.Üstelik bu yorgun halinizle.
ne kafa, ne de beden yorgunluğuna benzer ruh yorgunluğu.
öyle bir şeydir ki bir anda oluşmaz, hani çalışırsınız tüm gün yorulursunuz ama bunu bir tatille veya uykuyla telafi edebilirsiniz. ama ruh öyle mi, yılların verdiği bir yorgunluktur. sıkıntılar, umutsuzluklar birike birike insanın içine bir kaya gibi oturur. bir anda geçip gitmesi de mümkün değildir. onun için olabildiğince her ne kadar zor olsa da pozitif bakmak, her şeyin içimizi kemirmesine izin vermememiz gerekiyor.
yoğun bir haftanon sonunda cumartesi sabahı gayet dinç uyanmış bedene rağmen, yatakta dönüp durmaya devam eder, saçma sapan düşünceleri, haftanın unutulmayan kötü anlarını düşünüp durursun. boşa koysan dolmaz, doluya koysan almaz. ne kahvaltı yapmak istersin ne de evdeki diğer kişilerin yüzünü görmek. kalktığında da gidip televizyonun karşısına geri yatarsın, bakıp görmeden boş boş bakarsın televizyona, bir süre sonra uykuya dalarsın. bu beden yorgunluğu değildir, iç geçmiştir, garip bir sıkıntı vardı içte. arayanlara geri dönmek bile istemezsin. gün bitene kadar devam eder bu durum, belki ertesi gün yeni güne uyanınca geçmiş olur ama belki...
insanlara dair tecrübenin artması ile artan şey. tecrübe sana zor durumlardan sıyrılma yeteneği verse de senden yavaşça götürdüğü şey ruhundur. bu yüzden artık insanlar belli bir yaştan ve tecrübeden sonra insanlarla fazla konuşmaz ve onlara güvenmez. bir insanın etrafında yalnızca hayvanların ve çiçeklerin var oluşu insanların onu artık yormuş olmasından ötürüdür.
peki herkes yorulursa ne olur? kimse kimseyle konuşmaz, kimse kimseye güvenmez. bu da doğamıza ters olduğu için yeniden birbirimizle konuşur ve yine birbirimize güveniriz. sonrası yine malum.