Kitap okumak ama çok da kaptırmayın kendinizi bir süre sonra insanlara tahammül edemiyorsunuz sonra yine ruh sağlığınız bozuluyor. Her şeyi dozunda yapın.
Yürüyüşe çıkmak. Biraz yürüyüp başka hayatları, dünyadaki başka canlılık döngülerini izlemek ve hatırlamak. Küçük olduğumu farketmek ve bundan memnun olmak. Bu bana hep iyi gelmiştir.
Fazla insanın olmadığı bir yerde, mümkünse bir Ege koyunda, pencereleri denize bakan, zemini ahşap kaplamalı ve şömineli bir evde yaşamak. Tabi bunun için öncelikle zamanı satın almak lazım.
irdelememektir. birisinin davranışlarının nedenini düşünmemek gerekir. çünkü buna cevap bulunamaz.
toplumda yaşadığın süre boyunca birinin karakterine neden diye soramazsın.
"sen ki bedenine hükmettiğini düşünürken bile kendini kaybedebilen bir insanken başkasına neden böyle yaptın diye sorman anlamsızdır" cümlesi benim hayat felsefelerimden biri sayılabilir.
ruh sağlığını korumak adına yapılacak en mantıklı şey üstüne düşmemektir.
Bu konuda genellikle önerilen reçetelerin pek yararli olacagi kanaatinde değilim.
Ruh sağliğini henüz kaybetmeyen birinin onu korumak adına kaygı içersinde olması önlemler alması saçma gelir bana.
Ruhsal açıdan kendini iyi veya sorunsuz hisseden insan ne yapıyorsa onu yapmaya devam etmelidir.
Sikintı hissedenlerse zaten korunamamıştırlar. Davranişlarını ve kendilerine zarar veren şeyleri bu kendilerinde de olabilir dis etkileyicilerde olabilir değistirmelidirler.
Ozetle, stresi veya endişe/korku/kaygıyı oluşturan nedenleri (korku ve stres kaynağını) ortadan kaldırdığımız zaman problemin kendisi de ortadan kalkacaktır.
Mucadelemiz hastalandiysak şayet problemden ziyade o problemi baskilayacağını, hafifleteceğini sandıģımız şeylerden ziyade sıkıntımızın kaynağinın kendisiyle olmalidir.
Yan yollardan giderek sorunları hafifletmek yerine ana yoldan giderek ortadan kaldirmak olmalı hedefimiz.
Bizim bir şey yapmamıza gerek yok. Psikolojimiz bunları biz fark etmeden bize yaptırıyor zaten.
Tıpkı bağışıklık sistemimizde olduğu gibi
psikolojimizin savunma mekanizması vardır.
Bilinçaltımız ruh sağlığımızı korumak için stratejiler geliştirir ve biz bunları bilinçsiz bir şekilde uygularız.
Her insanda bu farklıdır.
Misal kimisi korkularıyla birebir karşılaşarak korkusunu yenmeye çalışır kimisi de korkularından kaçar.
Bir şeylerle ilgilenmek ne olursa hiç fark etmez sadece problemlerden uzaklaşıp ilgimizi başka yöne kaydırmaktır. Ne zaman ki boş kalırsak yine bozulmaya başlar işte bu böyle bir döngüdür.